Bolu’da 78 kişinin hayatını kaybettiği otel yangınına ilişkin 19’u tutuklu, 32 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması 6’ncı günde devam ediyor. İlk 5 günde 32 sanığın tamamının savunması alınırken, bugünkü duruşmada müştekilerin dinlenmesine geçildi.
21 Ocak’ta Bolu’daki Kartalkaya Kayak Merkezi’nde bulunan Grand Kartal Otel’de çıkan yangında 78 kişi hayatını kaybetti, 133 kişi ise yaralandı. Türkiye’yi yasa boğan faciaya ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, otel sahipleri ve yöneticileri hakkında “olası kastla öldürme” suçundan 78’er kez ve “olası kastla yaralama” suçundan toplam 1998’er yıla kadar hapis cezası talep edildi.
Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede, aralarında otel sahipleri Halit Ergül, Emine Murtezaoğlu Ergül, Ceyda Hacıbekiroğlu ve çeşitli kamu görevlilerinin de bulunduğu 22 sanık hakkında ağır suçlamalar yöneltildi. Ayrıca, otelin teknik personeli, iş güvenliği uzmanları, resepsiyon görevlileri ve bazı kamu yetkilileri hakkında da “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçlamasıyla 22 yıl 6 aya kadar hapis istemi yer aldı.
Dava spor salonuna kurulan özel mahkeme salonunda görülüyor
Yoğun ilgi gören dava için Bolu Sosyal Bilimler Lisesi’nin spor salonu 700 kişilik mahkeme salonuna dönüştürüldü. Son teknolojiyle donatılan salonda, 7 Temmuz’da başlayan yargılamanın ilk beş gününde tüm sanıklar savunmalarını verdi. Dava sürecinde hem güvenlik önlemleri hem de kamuoyu ilgisi üst düzeyde.
Danıştay üyesinden sert sözler: “Evlatlarımız uykularında katledildi”
Yangında yaşamını yitiren Doktor Yiğit Gençbay’ın babası, Danıştay 9. Daire Başkanı Abdurrahman Gençbay, mahkemede müşteki olarak ifade verdi. Gençbay, “Evlatlarımızı uykularında katlettiler. Bu dava tarihe geçecek. Burada organize bir vergi kaçakçılığı ve sorumluluktan kaçma çabası var. Biz artık sizlerle hasımız ama sizden mertlik bekliyoruz” dedi. Salonda bulunanlar tarafından konuşması alkışlarla karşılandı.
Acılı anne: “Biz bir kişi değil, bin kişi öldük”
Gençbay’ın annesi Serpil Gençbay ise gözyaşları içinde verdiği ifadesinde oğlunu teşhis etmek için Adli Tıp’a gidişini ve yaşadığı acıyı anlatarak, tüm sorumlulardan şikayetçi olduğunu belirtti. “Herkes kendisini kurtarıyor, hala ‘biz sorumlu değiliz’ diyorlar” diyerek tepkisini dile getirdi.
“Bu yangın bir kaza değil, ihmal zinciri”
Olayda yaşamını yitiren bir diğer genç, Alp Mercan’ın babası Eray Mercan ise oğlunun yangından sağ çıktığı halde içeride kalanları kurtarmak için geri döndüğünü ifade etti. “Benim oğlum ne itfaiyeci ne çalışan, ama insanlık yaptı. Bu yangın bir kaza değil. Belgeler sümen altı edilmiş. Herkes birbirine suçu atıyor” dedi.
Yangına ilişkin dava süreci devam ederken, kamuoyunda büyük yankı uyandıran olayın tüm sorumlularının adalet önünde hesap vermesi bekleniyor.