AK Parti Genel Başkanvekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, CNN Türk Hafta Sonu programında Hakan Çelik’e gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
AK Parti’li Kurtulmuş’un açıklamalarından satır başları şöyle; AK Parti seçim çalışmalarına çoktan başladı. Bizim en temel özelliğimiz seçimin bittiği ertesi gün çalışmalara yeniden başlıyoruz. Ekim 2021’den bu yana strateji heyeti toplantımız var. Partinin önemli isimleri var. Bendenizin başkanlığında süren strateji heyeti toplantılarımız var. Büyük bir külliyat oluştu toplantılar içinde.
Seçim çalışmaları Türkiye Yüzyılı başlığı içerisinde gerçekleşecek. Her seçimde yapılan bir seçim beyannamesi var. 5 kişilik bir komisyon kurduk. O komisyon da çalışmalarını sürdürecek. Parti içerisindeki her arkadaşlarımızdan istifade ederek halkın gözünde çok rahat anlaşılacak bir seçim beyannamesini ortaya koyulacak. Bir gelecek bizyonu olmayan partinin başarılı olması söz konusu değil. AK Parti’nin en önemli özelliği de burada.
RAMİ KÜTÜPHANESİ’NİN AÇILMASI
Eski dönemlerini hatırlıyoruz, harabe dönemlerini hatırlıyoruz. Türkiye için büyük bir kazanç oldu.
AK PARTİ’DE SEÇİM BEYANNAMESİ HAZIRLIĞI
Kim benim bir görüşüm var diyorsa dinliyoruz. Bizim en büyük özelliklerimizden birisi sahada ne konuşuluyorsa, milletin masasında ne varsa o bizim de masamızdadır.
Gençlerimizin gündemindeki meselelerin ne olduğunu biliyoruz. Burada şöyle bir avantajımız var. Geçtiğimiz kısa sürede AK Parti Metaverse’ü gündemine taşıdı. Aynı zamanda blok zincir meselesi çok güzel programda yine takdim edildi. “AK Parti’M” ileri teknolojiyi kullanabilen bir platform olarak hazırlandı.
SEÇİM NE ZAMAN OLACAK?
Henüz tam net olarak söylemek mümkün değil. Zorunluluklar dolayısıyla bir miktar erken olabilir. Bu bir erken seçim değildir. Biraz öne alınması bunun erken seçim olacağı anlamına gelmez.
Listeyi itibarlı isimler üzerinde yapacağız. Türkiye, Allah’ın izniyle 2023’te Türkiye Yüzyılı’nın kapılarını sonuna kadar açacak.
“BİZ TERÖRLE SİYASET ARASINDA ÇOK KALIN DUVARLAR KOYDUK”
Başından itibaren bizim çizgimiz bellidir. Terörle siyasete arasına mesafe konulması gerektiğini söylüyoruz. Bizim HDP’ye baştan beri çağrımız hep oydu. Terörle arasına aşılmaz duvarlar örün. Milyonlarca kişinin oy verdiği bir siyasi partisiniz. Bunun yolu dostluktan, kardeşlikten geçiyor. Biz terörle siyaset arasına çok kalın duvarlar koyduk.
Vatandaşlarımızı biz konuşurken 85 milyon yurttaşımızın tamamını düşünerek konuşuyoruz.
Türkiye’nin önünde önemli hedeflerden biri de standartları çok yüksek bir demokrasi bütün kurum ve kurallarıyla yerleştirebilmesi. Büyük mesafe alınmıştır. Özellikle AK Parti’nin 20 yıllık iktidarları sırasında hak ve özgürlüklar bakımından ortaya konulan reformları bugün saymaya kalksak akşama kadar sayabiliriz. Bunları bütün milletimiz biliyor. Demokratik standartlarımız çok daha yüksek hale getirmemiz lazım. Biz büyük Türkiye derken; ekonomisi çok güçlü, içeride çok güçlü toplumsal yapısına sahip olan kimsenin kendisini ötekileştirilmesinin hissetmediği 85 milyonun bir bütünün parçası olarak kendisi gördüğü bir Türkiye. Bunun içerisinde tabi insan hakları, demokrasinin, katılımcının fevkalede güçlendiği bir Türkiye kastediyoruz. Aynı zamanda bizim güçlü Türkiye’den kastımız demokrasisi bakımından dünya demokrasileriyle yarışabilecek bir Türkiye olacak.
6’LI MASANIN ADAY TARTIŞMASI
Meral hanımın çok akıllı bir staretejide gidiyor. Ama sonuçta ne demek, ortada Başbakanlık bir sistemi yok ki sen nasıl Başbakan olacaksın. Önce oraya geçmek için parlamentoda anayasayı değiştirecek bir çoğunluk almanız lazım. Sistemi değitirmeniz lazım. Millet isterse başgöz üstüne.
Bu teklif edilen güçlendirilmiş parlamenter sistem değil. Bu teklif edilen zayıflatılmış başkanlık sistemi ya da yarı başkanlık sistemi. Bir kere ismini doğru koysunlar. Yani parlamentoda 360 milletvekili olursa bunu referanduma götürecek bir güç olur. 400 milletvekili ve üstü olursa da parlamentoda anayasa değişikliğine gider. Formül bu, başka yol yok. Ya da darbe yaparsınız.
Bu teklif 2023’e ait bir teklif değil. 2028’e ait bir teklif. 6’lı masanın önce odaklanması gereken konu nasıl başkan seçecekler. Buna çalışmaları. İkincisi önümüzdeki dönemde nasıl bir çoğunluk elde edecekler.
SEÇİM GÜVENLİĞİ TARTIŞMASI
Hiç şüphesiz… Demokrasimiz içerisinde çok sıkıntılı dönemlerimiz olmuştur. Ama darbelerden sonraki dönemler de dahi Türkiye’de sandık ortaya çıktığı zaman vatandaşımız önce büyük bir katılımla sandığa gitmiş, oylarını kullanmış ve kendi iradesini sandığa yansıtmıştır. Türkiye’de standatları çok yüksek bir seçim süreci her zaman uygulanmıştır. Hem seçim kampanyalarındaki herkesin istediği şekilde söyleyebilmesi hem de seçim günü sandıklara sahip çıkılabilmesi, şaibesiz bir seçim yapılabilmesi konusunda Türkiye’deki seçimler örnek seçimlerdir. Bu seçim de öyle olacak. Hiçbir şaibe olmadan seçim olacak.
Halkın arasında bir gerginlik yok. En zor zamanlarda bile, pandeminin verdiği psikolojik baskı, ekonomik gerginliklere rağmen halkın arasında bir gerginlik yoktur Siyaset dilinin dikkat etmesi lazım. Gerçekten eleştirisini en kuvvetli şekilde yapan ama sonuç itibarıyla ötekileştirmeyen, aşağılamayan, hakaret etmeyen başarabilirler.
AK PARTİ’NİN YENİ EKONOMİ ADIMLARI
Halkın masasında olup da AK Parti’nin masasında olmayan hiçbir husus yoktur. Halkın beklentileri büyük oranda çözüldü. Yolsuzluk, israf… Biz ahlak üzerinde konuşurken, 3 temel şeyden bahsediyoruz bireysel-toplumsal-sistem ahlakı. Sistem ahlakı, insanların iyi ya da kötü olmasına bakmaksızın koruyucu bir mekanizma oluşturmasıdır. Sistem ahlakının bireysel ahlak üzerinde tanımlanması gerektiğini düşünüyorum.
“TEKLİF EDİLEN SİSTEM EŞ CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİDİR, MANTIK DIŞIDIR”
‘Aday şudur’ denene kadar 6+’nın masanın etrafında çok tartışmalar olacak. Biraz da işin doğası böyle. Çünkü siyasi yönelimleri çok farklı olan partilerin çok doğal olarak çıkacak adaya karşı peşin peşin yüzde yüz güvenle mümkün değil. Herkes rezerv içerisinde konuşuyor. ‘Seçilebilir aday seçilemez’ demek ‘benim istemediğim aday’ demektir. Burada en ilginç olanı 6 tane eş başkanın Cumhurbaşkanı olacağı sistemi teklif ediyor. Bu kabul edilebilir bir şey değildir.
Bir konu etrafında karar vereceksiniz. O konseyde 6 tane üye var. Ana konularda bunların imzalarını ya da mutabakatlarını arayacaksınız. Bu demokrasinin ruhuna aykırı. Yüzde 50+1 amış ve halkın oyuyla seçilmiş bir Cumhurbaşkanını diyeceksiniz ki; oy oranı ne olursa olsun yüzde 50+1 almamış olan birisi diyecek ki; ‘En az senin kadar benim görüşüm de önemli.’ Bu demokrasi değil. Teklif edilen husus eş Cumhurbaşkanlığı sistemi. Biraz da masanın görülmeyen bileşeni HDP, Türkiye siyasetinbe getirdi. Burada da sanki bir eş Cumhurbaşkanlığı sistemi teklifi gündeme geliyor. Demokrasi, mantık dışıdır. Uygulanmasına imkan yoktur.
İSVEÇ’TE PKK’NIN PROVOKATİF EYLEMİ
İsveç’in son açıklamaları olumlu ama tatmin edici değil. Çünkü bu adamlar buralarda gösteriler yapıyorlar. Arkadaş, bu adamların siyasi merkezleri sizin başkentleriniz de değil mi? Bunların büroları orada değil mi? Organizyonları defalarca yapmadılar mı? Bunların bir kısmı vatandaşlardan haraç toplamıyorlar mı? Bunları siz bizden daha iyi biliyorsunuz. Kimler olduğunu bizden daha iyi biliyorsunuz.
Çok mu zordur. Türkiye ile siz hem dostluk ilişkilerinden bahsedeceksiniz, hadi bakalım terör örgütünün elebaşlarını Türkiye’ye iade edin. Biz aslında onlardan yerine getiremeyecekleri kadar zor bir şey istemiyoruz. Hatta biz İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliklerini zora sokmak istemiyoruz. Canımız yandı. Kör gözün parmağına adamlar sayın Cumhurbaşkanımızın maketini astıkları o son çirkin hain saldırıyı yapabiliyorlar ve bu saldırı karşısında bizim beklentimiz sadece demeç vermek değil. Kim bunların sorumluları? Görüntüleriniz var. Hem de sizin en merkezi yerinizde yapmış. Tutuklayın adamları gözaltına alın, yargılayın bunları Türkiye’ye iade edin. Bu kadar basit bir şey.
ABD İLE F-16 SÜRECİ
Yolunuz açık olsun deriz. Türkiye ilkeli bir dış politika sergiliyor. Bu kadar mı zor? Terör örgütleriyle aranıza mesafe koyun. Özellikle son zamanda ABD’nin tavırlarının arkasında şu var. Artık Türkiye İHA’sını SİHA’sını geliştirmek için ABD’nin kapısında bekleyen bir ülke değil. Bunları görüyorlar. Türkiye bu haliyle devam ederse Türkiye F-16’ya takılmayacak kendi savaş uçağını yapacak. Türkiye kabuklarını kırarak Allah’a çok şükür yürüdü gitti.