Necmettin Gültekin ‘Her gazete çıkaran gazeteci değildir’

AK Parti’den Kartal Belediyesi Meclis Üyesi Aday Adayı olan Necmettin Gültekin, Özde Haber gazetesinin dayanışma gecesinde çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Necmettin Gültekin, hem siyasilere hem de meslektaşlarına önemli mesajlar verdi. Gültekin; “Her gazeteçıkaran kişi gazeteci değil olsa olsa gazete sahibi olur. Gazetecilik farklıbir kültürel alt yapı, toplumsal sıcak ilişki ve konulara hâkimiyet gerektirenbir meslek dalıdır” dedi ve ekledi: “Gazetecilik ne çamur atmaktır ne deçıkarları için çanak tutmaktır. Gazetecilik toplumsal barış ve kardeşliğe,toplumsal aydınlanmaya ışık tutmaktır”

AK Parti’den meclis üyeliği için aday adayı olan Necmettin Gültekin yaptığı siyasi çıkışı ile sadece meslektaşlarının değil Kartal’ın ve bölgenin önemli siyasilerinin de dikkatini üzerine çekti.

Gazeteci Necmettin Gültekin gecede yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Öncelikle bu güzel ve anlamlı gecede bizleri bir araya getiren Özde Haber Gazete Sahibi Selim Akdoğan’ a çok teşekkür ediyorum. Gazetecilerin ve siyasilerin zorlandıkları tek an bu andır işte. Karşınızda yüreğini emeğiyle harmanlamış maddi kazançlarından çok yaptığı haberlerle kamuoyundan gelen seslerle mutlu olan arkadaşlarımız var. Onlar bilirler ki gazetecilik ne çamur atmaktır ne de çıkarları için çanak tutmaktır. Gazetecilik toplumsal barış ve kardeşliğe, toplumsal aydınlanmaya ışık tutmaktır.

Gazetecilik özgürlüktür. George Orwell’ in dediği gibi gazetecilik; “Özgürlük başkalarının duymak istemedikleri şeyleri söyleyebilmektir.”
 

“HER GAZETE ÇIKARAN GAZETECİ DEĞİLDİR”

Hepimizin şikâyet ettiği bir konu var o da yerel de iktidar ile gazeteciler arasında var olduğu herkes tarafından bilinen sorunlu ve kusurlu ilişkiler. Yerel iktidarlar kendilerini, kamu görevlisi olarak görüp gazetecileri Sosyal Hukuk Devletlerinden olduğu gibi kamu görevlisi olarak görmemeleri ve yönetimsel yapılan hataların-yanlışların dışarıya yansımasını engelleme çaba ve sakat düşünceleridir. Burada bazı gazeteci arkadaşlarımızın da sorunlu olduğu, bitmek bilmeyen istek ve arzularının da yabana atılmaması gerektiğini düşünen bir arkadaşınız olarak diyorum ki;

Her gazete çıkaran kişi gazeteci değil olsa olsa gazete sahibi olur. Gazetecilik farklı bir kültürel alt yapı, toplumsal sıcak ilişki ve konulara hâkimiyet gerektiren bir meslek dalıdır. Bizler kendimizi geliştirmediğimiz ve bu özelliklere haiz çalışma arkadaşları istihdam etmediğimiz sürece, yerel ve iktidarla genelde sermaye sahipleriyle her zaman bu türden sorunlarla karşılaşmamız kaçınılmazdır.

Gazetecilik soru sorma sanatıdır. Gazeteci soru sormadan yaşayamaz. Bundan dolayıdır ki siyasi ve iş dünyasından pek de sevmezler bizleri. Ama onların unuttuğu bir gerçek var o da gazetecilerin toplum temsilcisi-demokrasi sözcüsü oldukları, kendi varlıkları ile toplum arasında iletişimi sağlayan haber köprüsü olduğumuz gerçeğidir. Bundan dolayıdır ki gazeteciler öcü değil, dilenci değil birlikte yaşadığımız toplumun aynası, çağdaş sosyal-hukuk devletimizin ilelebet yaşaması ve yaşatılması için gönüllülük esasına dayalı adları konulmamış gizli kahramanlardır.

“GAZETECİNİN YAŞI OLMAZ”

Gazetecinin yaşı olmaz. Gazetecinin sadece işi olur. O da yazı yazmak. Etrafında olup bitenlere kulak kabartmak ve ilgililerine durumu yol gösterircesine yazılarıyla aktarabilmektir. Geçmiş yıllarda okumuştum. 93 yaşına gelmiş bir gazetecinin tren kompartımanında bilgisayar başında hala yazı yazmak için çırpındığını gören bir gencin; “Üstad 93 yaşına geldiniz. Görüyorum ki yazı yazmak için hala gayret ediyor çaba harcıyorsunuz. Oysa ki dinlenmek ve hayatın tadını çıkarmak için en uygun zamandasınız..” deyince üstad bu cümleye karşılık şiirimsi bir cevap yapıştırır; “Uyan evlat, yolculuk bitince uyumak için fazlasıyla vaktin olacak” 

Bu küçük ama içerisinde külliyeler dolduracak kitapların yazılabileceği şiirin uyandırma sesiyle sizleri baş başa bırakıyor, burada bulunan ve ya bulunmayan bütün meslektaşlarımı saygı ve hürmetlerimle selamlıyorum. Başarılarınız daim olsun.”