Tedavi gördüğü hastanede dün hayatını kaybeden Ankaralı Turgut Mamak Ortaköy Mezarlığı’nda son yolculuğuna uğurlandı. Evlatlarını reddettiğini söyleyen Ankaralı Turgut’un cenazesinde çocukları da vardı.
Akciğer kanseri nedeniyle 61 yaşında hayatını kaybeden Ankaralı Turgut olarak bilinen Turgut Karataş‘ın cenazesi toprağa verildi.
Tedavi gördüğü Etlik Şehir Hastanesi’nde dün hayatını kaybeden Turgut Karataş için Mamak Ortaköy Mezarlığı’nda öğle namazını müteakip cenaze namazı kılındı. Namaza, Karataş’ın ailesinin yanı sıra Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, bağımsız Ankara Milletvekili Adnan Beker, Mamak Belediye Başkanı Veli Gündüz Şahin, bazı Ankaralı sanatçılar ve sevenleri katıldı.
KIZINI ZOR SAKİNLEŞTİRDİLER
Ankaralı Turgut’un çocukları ve sevenleri cenazeye gelirken gözyaşları da sel oldu. Son dönemde babasına bakan Eylem Boran ayakta durmakta zorluk yaşarken yakınları tarafından zor sakinleştirdi. Ankaralı Turgut’un oğlu Haydar da cenaze töreninde üzüntüsünü dile getirdi. Oğlu “Onun inşallah eserlerini yaşatmaya çalışacağız” dedi.
“BİZ BURADAYIZ”
Kızları, Karataş’ın tabutuna sarılarak gözyaşları döktü. Turgut Karataş’ın cenazesi, namazın ardından Ortaköy Mezarlığı’na defnedildi. Cenazeye katılan şarkıcı Hüseyin Kağıt, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Türkiye’mizin başı sağ olsun. Üstatlarımla biz buradayız. Ustalarımız, üstatlarımız bir bir vefat ediyor. Allah kalanlarımıza ömür versin. Acılı ailesine başsağlığı diliyorum.” dedi.
Çubuklu Yaşar olarak bilinen Ankaralı şarkıcı ise “Turgut hocamız bizim öncülerimizden, eskilerden. Çok üzüntülüyüz. Sanatçı dostlarımızla hep beraber geldik. Hepimizin başı sağ olsun.” diye konuştu.
Ankara oyun havalarının geniş kitlelere yayılmasında öncü isimlerden olan Turgut Karataş, televizyon dizileri ve programlarında da yer almıştı.
ANKARALI TURGUT’UN VASİYETİ
Ancak ünlü şarkıcının vefatının ardından ortaya çıkan vasiyeti, sevenlerini derinden üzdü. Karataş, geçtiğimiz yıllarda verdiği bir röportajda, “Benim bu dünyada malım mülküm kalmadı. Sadece bu sazım var. Onu da Ankara’da bir müzeye koyarsanız sevinirim. Bu da size vasiyetimdir” diyerek, ardında sadece müziği ve sazını bıraktığını belirtmişti.