Başbağlar Katliamı unutulmadı

Erzincan Başbağlar köyünde 5 Temmuz 1993’te teröristlerce katledilen 33 vatandaş, katliamın 27. yılında anıldı.

Başbağlar Katliamı unutulmadı
Yayınlama: 05.07.2020
A+
A-

Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde 5 Temmuz 1993’te teröristlerce katledilen 33 sivil, katliamın 27. yılında Başbağlar Köyü Derneği tarafından İstanbul’da düzenlenen programla anıldı.     

Programda basın açıklaması yapan dernek başkanı Mehmet Ali Dikkaya, 5 Temmuz 1993 yılında Başbağlar’da gerçekleşen katliamda 28 kişinin kurşuna dizildiğini, 5 kişinin ise yakıldığını hatırlatarak şunları anlattı:     

“28 kişi kurşuna dizilmek, biri kadın, biri çocuk 5 kişi ise yakılmak suretiyle 33 kişi şehit edildi. 3 kişi yaralı olarak kurtuldu. Köyümüzün camisi, okulu, öğretmen lojmanı, imam evi, mahalle ve köy odası ve olay anında köyde bulunan 4 araç yakıldı. Büyükbaş, küçükbaş ve kümes hayvanlarımız telef edildi. Akşam namazı kılınırken köy camisi basılarak 22 köylümüz camiden, camide olmayanlar ise evlerinden tek tek toplanarak köy meydanına getirildi. Burada 45 dakika boyunca, daha önceden itina ile hazırlandığı belli olan ve sonrasında şehitlerimizin de üzerine bıraktıkları bildiri metni ile aynı içeriğe sahip  PKK terör örgütü propagandası yapıldıktan sonra 27 köylümüz üzerlerine kurşun yağdırılarak şehit edildi. Ayrıca, yaktıkları aracın içine atmak istedikleri bir köylümüz de direnince onu da orada şehit ettiler. Yaralı olarak sadece 3 kişi kurtuldu. Başbağlar’da bulunan 210 hanenin 191 hanesi yakıldı. Biri kadın, biri çocuk olmak üzere 5 köylümüz de bu evlerle birlikte yakılarak şehit edildi. Bu katliamı, bu soykırımı yapan 150 kişilik hain grubu ellerini, kollarını sallayarak köyü terk ettiler. Bu katliamda insanlar ve insanlıkla birlikte hayvanlar, ağaçlar, doğa, tarih, kültür ve umutlarımız yok edildi. Velhasıl, bu katliamda geçmişimiz ve o günümüz yok edildi, geleceğimiz ise yok edilmek istendi.”     

“27 YILDIR AYNI SORULARI SORUYORUZ”     

İnsan hakları savunucularına, araştırmacı gazetecilere, tarihçilere seslenen Mehmet Ali Dikkaya, çeyrek asırdır sordukları soruların cevaplarını halen alamadıklarını belirterek, dosyanın neden akamete uğratıldığını ve kapatıldığını her yıl sorduklarını ve sormaya devam edeceklerini kaydetti.     

 

Mehmet Ali Dikkaya, “Her yıl soruyoruz ve sormaya devam edeceğiz. Neden Başbağlar? Bu arada biz biliyoruz ki Sivas Katliamı’nı da Başbağlar Katliamı’nı da düzenleyenler aynı kirli ellerdir ve katliamlar aynı masada tezgahlanmıştır. Acımız bir, yasımız bir, tasamız bir. Ayrıca 1 Ekim 1993 günü Malatya Merkez Ziya Paşa Camii İmam Hatibi Başbağlar nüfusuna kayıtlı Ahmet Güner hocamızın şehit edilmesi ve faili meçhul kalması da ayrı bir soru işaretidir.” şeklinde konuştu.     

“Başbağlar halkı olarak o gün basiret ve ferasetimizle Türkiye üzerinde oynanmak istenen bu oyuna gelmedik ve köyümüzü de terk etmedik. Devletimizden, 27 yıldır Başbağlar için yapılmayanların yapılmasını ve köyümüzün ihya edilmesini istiyoruz.” diyen Dikkaya, savcılardan Başbağlar köyü katliamı ile ilgili ceza davasının yeniden açılmasını talep ettiklerini söyledi.     

Mehmet Ali Dikkaya, şöyle konuştu:     

“Savcılarımızın kimlerin bu katliamda rolünün olduğunu bulmalarını istiyoruz.Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin, Başbağlar Katliamı ile ilgili araştırma ve inceleme komisyonu kurarak çok yönlü ve yerinde inceleme yapmasını talep ediyoruz.1993 yılında kurulan Doğu ve Güneydoğu olaylarını araştırma komisyonu, olay yeri Başbağlar olmasına rağmen incelemesini İstanbul Fatih’de bulunan Dernek Lokalimizde yaptı. Bu da hiçbir inceleme yapılmadığını gösteriyor. Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu’nun akamete uğrayan Başbağlar Dosyası’nı yeniden incelemeye alması hususunu sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan arz ve talep etmekteyiz.”     

Başbağlar köyünden canlı bağlantının yapıldığı programda Kuran’ı Kerim tilaveti okunurken, video sinevizyon, Başbağlar’dan röportajlar ve şiir dinletisi gerçekleştirildi. 

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.