Doktor sigortasında kaos yaşanıyor. Sigorta primleri yüzünden riskli ameliyatlar durdu.
Hürriyet Gazetesi’nden Noyan Doğan doktor sorumluluk sigortası primlerinin artmamasından dolayı riskli ameliyatların ertelendiğini kaleme aldı. İşte Doğan’ın yazısının ilgili bölümü:
Doktor sigortasında kaos yaşanıyor. 7 yıldır fiyatların artmadığından şikâyet eden sigortacılar, primin tazminatları karşılamaya yetmediğini ve zarar ettiklerini söylüyor. Kimi şirketler ise doktor sorumluluk sigortasını satmaktan kaçınıyor. Sigorta yaptıramayan ve tazminat talepleri karşısında güvencesiz kalan doktorlar ise riskli ameliyatlarını erteliyor.
ŞİRKETLER SATMAK ZORUNDA
Bir süredir trafik sigortasında yaşanan kaosun benzeri şu sıralar hekim sorumluluk sigortasında yaşanıyor. Gerekçe aynı; alınan primin, tazminatları karşılamaya yetmemesi ve sigortacıların zarar etmesi. Kaos öyle boyuta geldi ki, sigorta yaptıramamaktan şikayet eden doktorlar, özellikle riskli ameliyatlarını ertelemeye bile başladı. 2010 yılında uygulamaya giren yasa ile tüm hekimlere, mesleki faaliyetleri sırasında, hastalarına verecekleri zararlara karşı ‘Tıbbi Kötü Uygulama Sorumluluk Sigortası’, halk arasında bilinen adıyla da ‘doktor sorumluluk sigortası’ yaptırma zorunluluğu getirildi. 7 yıldır da ister kamu ister özel hastane isterse de serbest çalışsın tüm doktorlar ile diş hekimleri; hastanın vefatı ya da sakat kalması sonucu kendilerinden talep edilecek maddi-manevi tazminat taleplerine karşı sigortalanıyor. Sigorta zorunlu olduğundan, hem primler hem de teminatlar Hazine tarafından belirleniyor. Şunun da belirteyim, doktorlar nasıl sigorta yaptırmak zorunda ise sigorta şirketleri de hekim sorumluluk sigortasını satmak zorunda.
Sigorta kapsamında doktorlar, uzmanlık alanlarına göre 4 farklı risk grubuna ayrılıyor. Buna göre de doktorların ödeyecekleri primler yıllık 150 lira ile 750 lira arasında değişirken; doktorların, hastalarına verecekleri zararlar karşısında sigorta şirketlerinin ödeyeceği tazminatlar da vaka başına 200 bin lira ile 800 bin lira arasında değişiyor.
Sorun ise, hekim sorumluluk sigortasında tazminat limitlerinin her yıl artmasına, sigortacıların doktor hatalarından dolayı ödediği tazminatların ciddi boyutlara ulaşmasına rağmen sigorta primlerinin 7 yıldır hiç değişmemesi. 2016 yılında ise sigortacılar, doktor sorumluluk sigortasında 30,3 milyon zarar açıkladı. Zarardan daha da büyük sorun, sigortanın yapısı gereği tüm tazminatların mahkemeler sonucu ödenmesi. Doktor hatası için önce taraflar dava açıyor, hatanın tespiti yapılıyor sonra mahkeme tazminata hükmediyor. Bu süreç ise 3-4 yıl sürüyor. Bu süre zarfında da sigortacılar, ödeyecekleri tazminat için karşılık ayırıyor ve dava bittiğinde tüm masraflarla birlikte tazminatı ödüyor. Bugün için doktor sorumluluk sigortasında ödenen hasarlar az olmakla birlikte sigortacıların sadece 2016 yılı için ödeyeceği tazminat 367.4 milyon liraya ulaşmış durumda. Sigorta uygulaması başladığından bu yana sigortacılar, 7 yılda doktorlardan 338.2 milyon lira prim toplamalarına rağmen 1 milyar TL’nin üzerinde de hasar ödemesi ile karşı karşıya kaldı.
DOKTORLAR AYAĞA KALKTI
İşte, bugün doktor sorumluluk sigortasında yaşanan kaosun temel nedeni bu. Gelinen noktada doktorlar sigorta yaptıramamaktan, yaptırsalar bile sigorta şirketlerinin doktor sorumluluk sigortasının yanında başka sigorta ürünlerini şart koştuklarından yakınarak, riskli ameliyatları ertelemek zorunda kaldıklarından şikayet ediyor. Hazine’den bekledikleri prim artışını bu sene de alamayan sigortacılar ise sadece bir doktorun yaptığı hatadan dolayı 700 bin dolara yakın tazminat ödediklerini, buna karşın primlerin 7 yıldır hiç artmadığını ve hekim sigortasında zararın artık katlanılamayacak hale geldiğini söylüyor.
DOKTORLAR NE DİYOR?
Doktorlar, sigorta şirketlerini, zorunlu olmasına karşın hekim sorumluluk sigortası satmaktan kaçınmakla suçluyor. Sigorta yapan şirketlerin ise doktorlara ferdi kaza, kasko gibi farklı ürünleri satın almalarını şart koştuklarını belirten doktorlar, şunları söylüyor: “Bugüne kadar şirketler, sigorta yapıyorlardı, hiçbir sorun yaşanmıyordu. Bu sene durum değişti. Ya sigortayı satmak istemiyorlar ya da doktorlara ‘sigortanı yaparım ama bizden başka ürün de alacaksın’ diye şart koşuyorlar. Sorduğumuzda ise, primlerin düşük kaldığını ve zarar ettiklerini söylüyorlar. Bugün çoğu doktor henüz sigortalarını yenileyemedi. Hekimler, tazminat talepleri karşısında güvencesizler ve hizmet vermek istemiyorlar, korkuyorlar. Kimi doktorlar riskli ameliyatlarını ertelemek zorunda kalıyor. Sorunun biran önce çözülmesi gerekiyor.”
SİGORTACILAR NE DİYOR?
Yedi yıldır primlerin Hazine tarafından artırılmadığını, ancak tazminat limitlerinin ise sürekli arttığını ve doktor hatasından dolayı ödenen hasarların ciddi boyutlara çıktığını belirten sigortacılar, şunları söylüyor: “2010 yılından bu yana poliçe primleri sabit kaldı, üstelik yüksek riskli branşlarda teminat limitleri artırıldı. Ödenen tazminat karşısında primler yetersiz kalıyor. Tazminat taleplerinin tamamına yakını manevi tazminat olduğundan dava konusu oluyor. Açılan her dava da en yüksek tazminat limiti üzerinden açılıyor ve dava süreci uzun sürüyor. Sigortadan ödeme yapılabilmesi için de hekimin kusuru ve zararın, tıbbi bir hatadan mı yoksa başka bir nedenden dolayı mı meydana geldiğini tespiti gerekiyor. Bizler bir taraftan kesinleşmiş davalar için tazminat öderken diğer taraftan süren davalar yüzünden de karşılık ayırmak durumundayız. Bu davalar, tazminatlar ve dava masrafları artık katlanılamaz boyuta ulaştı, zarar da her yıl artıyor. Ayrıca, dünyadaki örnekleri gibi bizde hekimlerin hasar geçmişleri üzerinden bir fiyatlandırma söz konusu değil. Çünkü tazminatı da primi de Hazine belirliyor. Örneğin, bir cerrah, 3 yıl içinde 2 kez üst üste hasar yaşadı ise, poliçe primi ya anormal bir seviyeye çıkmalı ya da teminat bulamadığı için hekimlik ruhsatı iptal edilmeli. Bu sistem Türkiye’de çalışmıyor. Yapılması gereken, tazminat limitleri Hazine tarafından belirlenebilir ama primler mutlaka şirketler tarafından belirlenmeli. Sadece bu da değil, hekim sorumluluk sigortasında zaman aşımı süresi 10 yıl ve bizler 10 yıl boyunca sorumluyuz. Bu sürenin de sınırlandırılması gerekiyor. Manevi tazminatlara da bir sınırlama getirilmeli. Biz bu şartlara göre yine de sigortayı satıyoruz.”