Elektrikte yeni dönem başlıyor. 1 Ocak 2026’dan itibaren yıllık 5000 kilovatsaat olan düşük tarifeli tüketim sınırı 3000 kilovatsaate çekilecek. Amaç, desteği gerçekten ihtiyaç sahiplerine yönlendirmek.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, elektrikte maliyet esaslı tarife dönemine geçileceğini açıkladı. Bu kapsamda yıllık 5000 kilovatsaat olan düşük tüketim sınırı, bu ay sonuna kadar 3000 kilovatsaate çekilecek. Yeni sistem 1 Ocak 2026 itibarıyla uygulanmaya başlanacak.
Yeni uygulamayla birlikte, yıllık 3000 kilovatsaatin üzerinde elektrik tüketen aboneler, faturalarını gerçek maliyet üzerinden ödeyecek. Böylece yüksek tüketimli haneler sisteme daha adil bir katkı sağlamış olacak.
Destekler sadece ihtiyaç sahiplerine yönlendirilecek
Uzun süredir elektrik ve doğalgaz faturalarında uygulanan sübvansiyonlar sayesinde 86 milyon vatandaşa destek sağlanıyor. Ancak gelir gruplarının aynı oranda desteklenmesinin önüne geçmek için yeni adımlar atılıyor. Bakanlık, yüksek gelir grubuna ait hanelerin elektriği gerçek maliyete daha yakın ödemesini sağlayacak.
Yeni sistemle birlikte desteklerin büyük kısmı dar ve orta gelirli hanelere yönlendirilecek. Hedef, en az yüzde 85’lik bir kesimin destekli tarifeden yararlanmaya devam etmesi.
Aylık 250 kWh üzeri tüketenler daha fazla ödeyecek
Mevcut sistemde aylık 347 kWh ve üzeri tüketim yapanlar yüksek tarifeden fatura ödüyor. Bu da yaklaşık 1,2 milyon aboneyi, yani Türkiye genelindeki abonelerin yüzde 3’ünü etkiliyor.
Yeni düzenlemeyle birlikte yıllık 3000 kilovatsaatin, yani aylık ortalama 250 kWh’ın üzerinde tüketim yapan haneler yüksek tarifeye geçecek. Bu gruba genellikle geniş metrekareli evlerde yaşayan, çok sayıda elektrikli cihaz kullanan veya elektrikli aracı olan kullanıcılar giriyor. Bu kesimin faturalarında yüzde 60 ila 100 arasında artış bekleniyor.
Toplumun büyük bölümü destek almaya devam edecek
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın verilerine göre, Türkiye genelinde abonelerin yüzde 85’i aylık 240 kWh’ın altında elektrik tüketiyor. Bu da yıllık yaklaşık 2880 kWh tüketim anlamına geliyor. Dolayısıyla, yeni tüketim kademesiyle bile toplumun büyük çoğunluğu destekli tarifeden yararlanmayı sürdürecek.
Yeni sistemle birlikte hem gelir düzeyine göre daha adil bir destek mekanizması kurulması hem de enerji verimliliğinin artırılması hedefleniyor.