Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun kendisine 20 soru sorarak yönelttiği FETÖ suçlamasına, sorularla yanıt verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun önceki gün kendisine 20 soru sorarak yönelttiği FETÖ suçlamasına, sorularla yanıt verdi: “FETÖ’nün siyasi ayağı, FETÖ’cülerin devirmeye çalıştığı mı yoksa yükseltmeye çalıştığı siyasetçi mi?”, “FETÖ’nün siyasi ayağı, darbeyi durduran mı yoksa ‘kontrollü darbe’ diye meşrulaştırmaya çalışan mı?”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na “Seni oraya getiren FETÖ, ne konuşuyorsun?” diye seslenerek dünkü Meclis grup toplantısında özetle şunları söyledi:
“Bu ülkede FETÖ’nün en önemli siyasi ayağı bizatihi Kılıçdaroğlu’nun kendisi ve ekibidir. Bizim FETÖ ile davamız asla kişisel değildir. Daha önce CHP güdümlü vesayete eyvallah etmediğimiz gibi ardından gelen FETÖ vesayetine de teslim olmadık. Bu yapıyı suç örgütü olarak ilan eden ve o MGK kararının altında imzası olan benim. Peki CHP, bu işin neresindedir?
BUNDAN ÂLÂ SİYASİ AYAK MI OLUR?
Daha eskileri bir kenara bırakıyorum. Sayın Baykal’ın genel başkanlıktan ayrılması ve Kılıçdaroğlu’nun gelmesiyle birlikte CHP bu işin tam göbeğine yerleşmiştir. Kılıçdaroğlu, kendisini genel başkanlığa taşıyan o kaset kumpasının dahi sorumluluğunu üzerimize yıkmaya çalışıp FETÖ’nün istediği yolda yürümeye başlamıştır.
Bu zat ve ekibi omurgasızdır. FETÖ’ye diyet borçludur. Tek dertleri AK Parti’ye ve şahsıma zarar vermektir. Bunun için atmayacakları iftira yoktur. FETÖ ne demişse, Kılıçdaroğlu aynını tekrar etmiştir. Biz, Paralel Devlet Yapısı adıyla FETÖ’nün üzerine giderken Kılıçdaroğlu, emniyet ve yargı içinde çöreklenmiş bu yapıyı devletin vicdanı diye tarif ediyordu. Devleti bu terör örgütünün mensuplarından temizleme çalışmalarımızda karşımızda öncelikle CHP’yi ve başındaki zatı bulduk. Allah aşkına bundan âlâ siyasi ayak olur mu? 15 Temmuz’u ‘kontrollü darbe’ olarak niteleyen Kılıçdaroğlu’na bu aklı ve tabiri veren kim? O da FETÖ. FETÖ’cü danışmanı ByLock’ta yazıştığı örgüt abilerine, ‘Kılıçdaroğlu’na istediklerini söyletebileceklerini’ belirtiyor.
Sözde adalet yürüyüşünü de zahirde kendi milletvekili ama aslında FETÖ’cüler için yaptı. FETÖ’nün siyasi ayağı, FETÖ’cülerin devirmeye çalıştığı mı yoksa yükseltmeye çalıştığı siyasetçi midir? FETÖ’nün siyasi ayağı, FETÖ’nün darbe gecesi öldürmeye çalıştığı siyasetçi midir, FETÖ’nün yol verdiği siyasetçi midir?
ODASINA GİRMİŞ HABERİ YOK
(Salonda Kılıçdaroğlu’nun görüntülerinin de olduğu video izleterek) Gezi’den önce hükümete tehdit, FETÖ lobisiyle toplantılar, FETÖ kanalından şahsıma tehditler. Kaçarsam dışarıda beni yakalayacakmış. Bu vatandan ben kopmam, sen kaçarsın ama ben buradayım. Biz hiçbir zaman bu topraklardan kaçmadık, kaçmayız, kaçmayacağız. Sen kendini tarif ediyorsun.
Altı danışmanı FETÖ’cü çıktı. Urla Belediye Başkanı FETÖ’cü çıktı ve şu anda içeride. Nereye bakarsan bak, FETÖ’nün siyasi ayağı tamamen Bay Kemal’in yatak odasına girmiş, haberi yok. FETÖ’nün siyasi ayağı, darbe kalkışmasını milletle durduran mıdır, ‘kontrollü’ diyerek darbeyi meşrulaştırmaya çalışan mıdır? FETÖ’nün siyasi ayağı, bu yapıyla canı pahasına mücadele eden midir, CHP Genel Merkezi’ni işgal etmiş FETÖ’nün ayak takımı mıdır?”
ORDUDAN NEDEN İHRAÇ ETMEDİNİZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında FETÖ’yle mücadele konusunda eski Genelkurmay başkanlarına da eleştiriler yöneltti: “Buradan soruyorum, malum Genelkurmay Başkanı, bir diğeri öldü. Her ikisinin de Genelkurmay Başkanlığı döneminde çıksınlar şunu söylesinler, ‘Biz şu kadar FETÖ’cü subayı ordudan ihraç ettik.’ Niye ihraç etmediniz? Kimi aldatıyorsunuz? Yüksek Askeri Şura’da önümüze imza için getiriyorlardı. İçinde çoğu zaman FETÖ’cü değil, Nurcuların içinden Kurdoğlu takımı vardır. Onlardan da ihraç ettikleri olmuştur. Biz onlara bile imza atmadık. Çıkıp sağda solda ‘Ben Başbakan’a şunu söyledim, bunu söyledim.’ Yalan söylüyorsun.
Rahmetli Nejat Uygur, GATA’da yatıyor. Eşim ziyarete gitmek istiyor. Hastanenin başında general var. Diyorlar ki ‘Sakın gelmesin’. Niye? Başörtülü olduğu için. Tabii bu olay sebebiyle tatsız bir Yüksek Askeri Şura geçirdik. Şimdi öldü tabii bazı şeyleri anlatmak istemiyorum.”