Erdoğan ne zaman Suriye’ye gidecek?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye’nin yeni lideri Ahmet eş Şara ile yakın diyalog halindeyiz. İnşallah ziyaretlerimiz bundan sonra da artarak devam edecek.” dedi.

Erdoğan ne zaman Suriye’ye gidecek?
Yayınlama: 24.12.2024
Düzenleme: 24.12.2024 20:17
A+
A-

Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde Beştepe’de başlayan Kabine Toplantısı sona erdi. Yılın son Kabine toplantısında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın asgari ücretteki yapılması planlanan artışla ilgili bir sunum yaptığı belirtildi. Toplantının bir diğer ana gündem maddesi ise Suriye’de yaşanan gelişmeler oldu. Toplantının ardından kameralar karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamalarda bulundu.

ERDOĞAN: SURİYE’YE ZİYARETLER DEVAM EDECEK

Suriye’ye ne zaman gideceği merak konusu olan Cumhurbaşkanı Erdoğan dikkat çeken sözler sarf etti. Erdoğan, “Yeni yönetimde görev alan isimleri hepimiz gururla anarak takip ediyoruz. Türkiye’de eğitim almış, milletimizle gönül bağı olan kardeşlerimizi arkadaşlarımızı yönetimde görünce rabbimize şükrediyoruz. Suriye devrimin lideri Ahmet eş- Şara ile yakın temas halindeyiz. Dün Dışişleri Bakanımız Şam’daydı. İnşallah ziyaretlerimiz bundan sonra da artarak devam edecek. Zalim rejime karşı savaşı kazanan Suriye halkının zaferi kazanması, başarılarını kalıcı hale getirmesi için gereken her türlü desteği vereceğiz. En zor günler Allah’ın izniyle artık geride kalmıştır.” dedi.

Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:

“Dün Muğla’da hastaneye çarparak düşen ambulans helikopterde vefat eden 2 pilot, 2 hekim ve 1 sağlık personelimize Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Dün Sarıkamış Harekatı’nın 110. yıldönümüydü. Aralarında merhum büyük dedemin de olduğu Sarıkamış şehit ve gazilerimize Allah’tan rahmet diliyorum.

“ÇITAYI DAİMA YUKARI TAŞIDIK”

2024 yılının son kabine toplantısını biraz önce gerçekleştirdik. Dış politika, ekonomi, sanayi ve teknoloji, göçün iradesine kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Bakan arkadaşlarımız yaptıkları sunumlarla son 2 haftayı etraflıca değerlendirdiler, talimatlarımızı aldılar. Bir taraftan yaptıklarımızı ve yapamadıklarımızı en objektif şekilde sorguluyor, gelecek yıla dair yol haritalarımızı tekemmül ettiriyoruz. Biz bugüne kadar hep kendimizle yarıştık, çıtayı daima yukarıya taşıdık.

“ENFLASYONU KÖRÜKLEYEN FIRSATÇILARLA MÜCADELEMİZDE YENİ YILDA DAHA KARARLI OLACAĞIZ”

Partimizin 23. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin 7. Türkiye Yüzyılı’nın 2. bütçesini Gazi Meclisimizin takdirine sunmuştuk. Tekliflerimiz Cumartesi günü genel kurulda 317 evet oyuyla kabul edildi. 2025 bütçesinin hayırlara vesile olmasını yüce Allah’tan niyaz ediyorum. 2025 bütçesinin en temel vasfı ülkemizin 22 yıllık kazanımlarını perçinleyen, yatırımları, ekonomik istikrarı, sosyal refahı önceleyen bütçe olmasıdır. 2025 yılı bütçesine halkın bütçesi değil diyenlere şu rakamları hatırlatmak istiyorum. Mayıs ayında başlayan dezenflasyon süreci inşallah 2025 yılında ivmelenerek devam edecek. Enflasyonu körükleyen fırsatçılarla mücadelemizde yeni yılda daha kararlı olacağız.

“651 MİLYAR LİRA SOSYAL YARDIMLAR İÇİN AYIRDIĞIMIZ KAYNAK”

Deprem turistleri ne yaparsa yapsın en son hak sahibi vatandaşımız da güvenli yuvasına ve ticarethanesine kavuşana kadar durmadan, dinlenmeden çalışacağız. Tüm bütçelerde sosyal devlet ilkesini hayata geçirmeye özel önem verdik. Halkın kaynaklarını halkımızın tamamı için kullandık. 2025 yılında da ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızı gözetmeyi sürdüreceğiz. 651 milyar lira sosyal yardımlar için ayırdığımız kaynaktır.

2024 yılında vatandaşlarımızın her 100 liralık doğalgaz faturasının 65 lirasını, 100 liralık elektrik faturasının 60 lirasını biz üstlendik. Suya yüzde 100’ün üzerinde zam yapanlar özellikle bu söylediklerimizi mahcubiyetle not etmelidir. Diğer başlıklarda da vatandaş odaklı anlayışla bütçemizi şekillendirdik. İstihdama ve üretime 2,6 trilyondan fazla kaynak aktardık. 2025 yılı boyunca çifçi, esnaf, sanayici, ihracatçımıza desteklerimizi sürdüreceğiz.

“22 YIL DURDUĞUMUZ YER BELLİDİR”

22 yıl durduğumuz yer bellidir. Biz kaderini ülkenin ve milletin kaderiyle özdeşleştirmiş bir hükümetiz. Sessiz yığınların sesi, kimsesizlerin kimsesi olmak için çıktığımız yolda 22 yıldır sendelemeden yürüyoruz. Bundan sonra da bu çizgimizde en ufak değişiklik olmayacak.

Dünyayı takip eden, gelişmeleri doğru okuyan ülkeye ve millete ufuk çizen, sözünün ağırlığı olan muhalefet henüz ülkemizde neşvü nema bulmadı. Muhalefet maalesef 2025 bütçesi görüşmelerinde de katkı sunmak, yapıcı eleştiri yerine görüşmeleri sabote etmek, kışkırtmak, tüm süreci terörize etmeyi tercih etmiştir. Son bütçe görüşmelerinde de afaki söylemler, ucuz polemikler, provokasyon kokan açıklamalar dışında hiçbir şey göremedik.

MERKEZ BANKASI’NIN REZERVLERİNDE TARİHİ ARTIŞ

Yıllar geçiyor, liderlik koltuğunda oturanlar değişiyor ana muhalefetin siyaset tarzında zerre miskal tekamül etmiyor. AK Parti Grubumuz ile Cumhur İttifakı ortağımız MHP grubuna, MHP Genel Başkanı sayın Devlet Bahçeli’ye bütçe görüşmelerinde dirayetli duruşlarına şükranlarımı sunuyorum. Merkez Bankamızın rezervleri düzenli olarak artıyor. Şimdiye kadar en yüksek seviyeyi gördü. İstihdam tarafı da oldukça iyi gidiyor. Son 1 senede istihdam 1 milyon kişi arttı. İşsizlik oranı yüzde 8,8’e düştü. 2025 yılında da Türkiye’yi yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla kaliteli büyütme stratejimizi uygulamaya devam edeceğiz. Ekonomi programımızın olumlu etkilerini önümüzdeki dönemde daha çok göreceğiz.

Son kabine toplantımızdan bu yana özellikle dış politikada oldukça yoğun gündemle çalışmalarımızı sürdürdük. Büyükelçiler konferansımızın 15.cisini külliyemizde başarıyla gerçekleştirdik. Düzenlenen Kardeşliğin Yüzü etkinliğinde Gazze ve Suriyeli çocuklarla bir araya geldik. Somali Cumhurbaşkanı ve Etiyopya Başbakanını ülkemizde misafir ettik. Her iki lider ve heyetleriyle 7 saati aşan uzun görüşmemiz oldu. 8 ay önce başlattığımız Ankara sürecinde kritik bir eşiği daha aşmış bulunuyoruz. Ankara bildirisiyle atılan tarihi adımın Afrika boynuzunda kalıcı barış, sükunet ve istikrarın tesisine yardımcı olacağına inanıyoruz.

“EMEKLİLERİMİZ İLE İLGİLİ ASLA UMUT TACİRLİĞİ YAPMADIK”

2024 yılını emekliler yılı olarak ilan etmiştik. Bu sene boyunca Çalışma Bakanlığımız öncülüğünde emeklilerimize yönelik birçok proje hayata geçirildi. 16 Aralık’ta Türkiye Yüzyılı’nın emektarlarıyla bir araya geldik hem kendilerine teşekkür ettik hem de hasbıhal ettik. Emeklilerimiz konusunda bugüne kadar asla umut tacirliği yapmadık. Meydanlarda bol keseden söz verip, göreve gelince sözünü unutanlardan değiliz. Yaşanan her sıkıntının, iletilen her serzenişin farkındayız.

“AB İLE BÖLGESEL KONULARDA YAKIN TEMAS HALİNDE OLACAĞIZ”

Katar emiri Şeyh Temim kardeşimin ülkemizi ziyaretinde başta Suriye’deki güncel meseleler olmak üzere pekçok konuyu ele aldık. 13 yıllık savaşın ardından Suriye’nin yaralarını sarma, devleti ve toplumuyla tekrar ayağa kalkma gayretlerine destek vereceğiz. AB Birliği Komisyonu Başkanı ile görüşmemiz oldukça verimliydi. Türkiye’nin AB’ye tam üyelik perspektifini güçlendirecek yeni vizyona ihtiyaç duyulduğunu kendilerine ilettim. AB ile bölgesel konularda yakın temas halinde olacağız.

“MISIR MAKAMLARIYLA EŞGÜDÜM İÇİNDE HAREKET EDECEĞİZ”

Mısır Cumhurbaşkanı sayın Sisi’nin davetine icabetle Kahire’deydik. 1997 yılında merhum Erbakan hocamızın öncülüğünde kurulan D-8 üç kıtada temsil edilen ve 1 milyarı aşan nüfusuyla sağlam adımlarıyla yoluna devam ediyor. Zirve kapsamında Mısır Cumhurbaşkanı sayın Sisi’nin yanısıra katılımcı ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarıyla ikili görüşmelerimiz oldu.

Türkiye ile Mısır arasında gelişen samimi diyaloğun olumlu etkisini ticaret ve diplomasi olmak üzere birçok alanda görüyoruz. Bundan sonra da Mısır makamlarıyla eşgüdüm içinde hareket edeceğiz. Son 2 haftada bizzat katıldığımız Sakarya, Kocaeli, Erzurum, Mardin ve Muğla başta olmak üzere il kongrelerimizde görev alan tüm yol arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Nöbeti devreden arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum.

“SURİYE’DE SÜRECİ EN İYİ BİZ OKUDUK”

61 yıllık Baas rejiminin yıkılmasıyla birlikte Suriye’de yepyeni dönem başladı. Suriye’nin komşusu ve kardeşi olarak yeni süreci en iyi okuyan, tahlil ve tetkik eden ülke konumundayız. Suriye krizinin ilk anından itibaren tarihin hep doğru tarafında yer aldık. Bugün sadece Suriye halkının değil Türkiye’nin adını duyunca gözleri parlayan 100 milyonlarca kardeşimizin yüzüne de vakarla bakabiliyoruz. Bu süreçte en ağır imtihanımız 14-28 Mayıs seçimleri dönemerinde alçakça kampanyaya karşı göğsümüzü siper etmek olmuştur. Esas meselenin herşeyden önce gönül kazanmak olduğunu bir kez daha gördük.

“SURİYE TÜM BÖLGE İÇİN İSTİKRAR VE GÜVEN KAYNAĞIDIR”

61 yıllık Baas karanlığına son veren Suriyeli kardeşlerimizin el ve gönül birliği içinde ülkelerini yeniden ayağa kaldıracakarına eminim. Suriye’nin komşularının da şu önemli hakikati gördükleri kanaatindeyim; istikrarlı Suriye tüm bölge için istikrar ve güven kaynağıdır. Yeni yönetim verdiği mutedil mesajları çok değerli ve anlamlı buluyoruz. İsrail’in artan saldırganlığının gerisinde Suriye’deki devrimi gölgelemek, Suriye halkının umutlarını boğmak olduğu anlaşılıyor. İsrail er ya da geç işgal ettiği topraklardan çekilecektir, buna mecbur kalacaktır. Elinde 50 bin masumun kanı olan Netanyahu’nun tuttuğu yol yol değildir. İsrail’de şayet bir devlet aklı varsa bunu ne kadar erken idrak ederlerse o kadar iyi olacaktır.

“PKK YA KENDİLERİNİ TASFİYE EDECEK YA DA TASFİYE EDİLECEK”

Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve üniter yapısının altında korunması Türkiye’nin değişmez çizgisidir. Bundan geri adım atmayacağız. Suriye’nin ve bölgemizin geleceğine DEAŞ ve PKK dair hiçbir terör yapılarına yer yoktur. Ya kendilerini tasfiye edecekler ya da tasfiye edilecekler. Kendileri dışında hiç kimseye hayat ve söz hakkı tanımayan bu katil sürülerini bölgemiz için tehdit kaynağı olmaktan mutlaka çıkaracağız. Suriye’de bölücü terör örgütüne yönelik nokta operasyonlarımızı bir cerrah hassasiyetle sivillere zarar vermeden sürdüreceğiz. Suriye yönetimin bu konudaki kararlılığını memnuniyetle karşılıyoruz.

Batılı ülkelerin bu canilerden desteğini yavaş yavaş kestiğini görüyoruz. PKK’lı caniler çin çember daralıyor, yolun sonu görülüyor. Kendilerini bekleyen acı akıbetten kaçamayacaklardır. 40 yıldır kanımızı emen bu beladan Allah’ın izniyle kurtulacağız. Terör duvarını yıktıktan sonra Türkler, Araplar, Kürtler olarak büyük kucaklaşmaya imza atacağız. Bu güzel günlerin şafağı artık sökmeye başlamıştır. Bugünümüz nasıl dünden daha iyiyse yarınlarımız da bugünden çok daha güzel olacaktır. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.