Geleceğin Metaverse dünyasına hazır mıyız?

Geleceğin Metaverse dünyasına hazır mıyız?
Yayınlama: 18.09.2023
A+
A-

Metaverse ile ilgili herkes kendine göre bir tanımlama yapıyor. Ancak Metaverse ile ilgili henüz resmi bir tanımlama yok. Dünyaca ünlü Merriam Webster sözlüğüne “metaverse” kelimesini yazdığınızda bile resmi bir tanım karşımıza çıkmamaktadır. Ancak onu tarif edebilecek kadar da bilgimiz vardır. Sorulduğu zaman metaverse ile ilgili “sanal evren” tarifi neredeyse herkes tarafından ifade edilmektedir. Metaverse işleyişi itibariyle de bu ifade ile örtüşmektedir.

Sanal gerçeklik gözlükleriyle tamamen dijital bir dünyada alışveriş yapmak, konsere gitmek, eğlenmek ve toplantılar yapmak çok yakın bir gelecekte mümkün olacaktır. Tüm bunlar için de gerekli teknolojik yenilikler de yakın zamanda insanlığın kullanımına sunulacaktır. Avatar oluşturup, sanal bir evrende binalar, dükkanlar arasında vakit geçirmeye başladık bile. Mckinsey’den Mina Alaghband’ın sorularını yanıtlayan Cathy Hackl pandemi dönemindeki bir anısını şu ifadelerle paylaştı:

“İlk gittiğim konser bir stadyumdaydı. On yaşındaki oğlum için ilk konseri pandemi döneminde Roblox’ta sahne alan Lil Nas X oldu. Ve bunun sanal bir alanda gerçekleşmesi, onu daha az gerçek kılmıyordu. Pandemi sırasında oğlum için bir Roblox doğum günü partisi düzenledik ve avatarının o partide görünme şekli onun için çok önemliydi. Sanki fiziksel bir partiye gidiyormuşsunuz gibi…”

Konser konusuna değinmişken Metaverse içinde yapılan sanal konserler hiç şüphesiz müzik sektörü için çok önemli bir adımdır. Sanal konserleri hologram konserlerle karıştırmamak gerekir. Hologram konseri, bir sanatçının 3 boyutlu hologramını cam bir panele yansıtmak için lazer kullanan gerçek veya fiziksel dünyada gerçekleşen canlı bir müzik performansıdır. 2012 de Hatsune Miku tarafından yapılan, ölmüş olmasına rağmen Coachella’da Tupac Shakur’un bir hologramının yansıtıldığı konser bir hologram konserdir.

Sanal konserler sanatçıların üç boyutlu avatarları ile diğer insanların avatarlarının da yer aldığı konserlerdir. Sanal konserlere ilk sırada Fortnite oyun karakteri Travis Scott’un konserini örnek vermemek büyük eksiklik olur. 12 milyondan fazla canlı izleyiciyi büyüleyen Travis Scott performansıyla sanal konserleri bir üst seviyeye taşıdı. Bu sanal konserde, Scott’ın avatarı büyük bir bina boyutunda ve izleyicilerin avatarlarıyla etkileşim içindedir. Ariana Grande de meta evrende bir başka sanal konser veren sanatçılardandır. Bu konserlerin oluşmasında Epic Games’in rolü büyüktür. Epic Games, oyunlarında yer almak için Guggimon gibi sanal etkileyicilerle ortaklık geçmişi olduğu için konserleri entegre ederek meta evrenlerdeki sanal konserlerin yapımına katkı sağlamıştır.

Sanatçılardan sonra sanatın da meta evrendeki geleceğine değinmemek olmaz. Sanal dünyalara koyduğumuz her bir sanat eseri NFT olarak adlandırılmaktadır. Sanatçılar, eserlerini NFT pazar yerlerinde, kripto para birimleriyle sergileyip, satış işlemleri yapmaktadır. Dijital sergi olarak da adlandırabildiğimiz NFT sergileri ya da koleksiyonları satın alındıkça da eseri üreten kişiye komisyon payı ödenmektedir. Ancak satışa koyulan NFT koleksiyonları arasında gerçekten kaliteli olarak nitelendirebileceğimiz çok az NFT bulunmaktadır. Gerçek hayatta sergi açan değerli sanatçılarımızın birçoğunun hala dijitale geçmediği görülmektedir.

Çok daha fazla etkinliğin metaverse evrenlerinde yapılacağı da şüphesiz bir gerçektir. Eğitim sektöründen bir örnek vermek gerekirse, bir öğrenci fiziksel olarak yollara düşüp, kursa gitmek yerine evinden hiç çıkmadan VR gözlüklerini takıp, dijital avatarıyla meta evrende kursuna gidebilecek. Aynı şekilde o kursun öğretmenleri de VR gözlüklerini takıp, sanal dünyadaki sınıflarında ders anlatabilecekler.

İş dünyasından bir örnek vermek gerekirse, çalışanlar dijital avatarlarıyla toplantılara katılabilecekler. Proje sunabilecekler. Hatta bu meta evrende alışveriş yapılıp, gerçek hayatta fiziksel olarak ürünü teslim alabileceğiz. Bunun ilk adımı olarak, Türkiye’de en çok tercih edilen markalardan biri olan LC Waikiki, alışveriş deneyimini Metaverse’e taşımak üzere yaptığı çalışmaları tamamlayarak Türkiye’de bir ilk olan Meta Store’u geçtiğimiz günlerde açtığını duyurmuştu. Diğer bazı markalardan da benzer adımlar atıldı.

Tüm bunlar olurken güvenlik konusu da birçoğumuzun aklındaki soru işaretidir. Metaverse dediğimiz sanal evrenler Web3 altyapısıyla oluşturulmaktadır. Kriptoloji dediğimiz uçtan uca şifreleme Web2’nin aksine Web3’te kullanılan altyapıdır. Uçtan uca şifreleme ile verilerimizin güvenliği arttırılmıştır. Kripto paralarla işlem yaptığımız meta evrenlerde kullanıcı sayısı arttıkça güvenliği sağlayan teknolojiler de beraberinde gelecektir.

İnsanlık gün geçtikçe metaverse hayatına adım adım yaklaşmaktadır. Gerekli teknolojilerin insanların daha rahat ve daha sağlıklı bir şekilde kullanımı sağlandıktan sonra bu süreç çok daha hızlanacaktır. Apple bu konuyla ilgili ciddi çalışmalar yapmaktadır. Çeşitli kaynaklardan edinilen bilgilere göre Apple, ten tene teması tespit edebilecek teknolojiler üzerinde çalışmaktadır. Samsung, Huawei…vb. teknoloji şirketleri de giyilebilir teknolojiler üzerine ağırlık veriyorlar.

Tüm bunların uygulanması, hayata geçmesi çok uzun bir süre gibi görünse de dünyanın dört bir köşesinde metaverse geleceğine hazırlıklar hızla devam etmektedir. Bu teknolojilere ayak uydurabilen şirketler gelecekte varlıklarını sürdürebilecekler. Aksi takdirde eski teknoloji ile çağa ayak uyduramayıp, başarısız olmaları kaçınılmazdır.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.