Putin’den Dünyayı sarsan iddia

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD’nin Suriye’yi vurmasının, kendisine 2003’teki Irak işgalini hatırlattığını söylerken, ABD’nin yeni bir saldırı yapacağına dair istihbarat aldıklarını belirtti.

Putin’den Dünyayı  sarsan iddia
Yayınlama: 11.04.2017
A+
A-

Putin yaptığı açıklamada, ‘ABD’nin Şam’ın güneyini vuracağına dair istihbarat aldık’ dedi. Putin, ABD’nin Suriye’yi vurmasının, kendisine 2003’teki Irak işgalini hatırlattığını söyledi.

İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella ile görüşmesinin ardından Moskova’da basın toplantısı düzenleyen Putin şöyle konuştu: “Çeşitli kaynaklardan edindiğimiz bilgilere göre, benzer provokasyonlar —bunu başka şekilde tanımlamam mümkün değil- Şam kırsalı da dahil olmak üzere Suriye’nin başka bölgelerinde de hazırlanıyor. Bazı maddeler atıp suçu Suriye hükümetine yıkmayı planlıyorlar.”

 
Kerkük’te Kürt bayrakları indi iddiası
KYB kaynaklarının, Kerkük’te asılan bayraklarını indirdiği belirtiliyor. Ancak Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani’ye yakınlığıyla bilinen Rudaw, Kerkük İl Meclisi Başkanlığı kaynaklarının, bu iddiaları yalanladığını öne sürdü.

Kerkük’te Kürt bayrakları indi iddiası
KYB kaynaklarına dayandırılan haberde, Kerkük’teki kamu binalarına asılan Kürt bayraklarının indirildiği iddia edildi. Barzani’ye yakınlığıyla bilinen Rudaw’da yer alan haberde ise, Kerkük İl Meclisi Başkanlığı’nın Kürt bayraklarının indirildiği iddialarını yalanladığı belirtildi.
Bilindiği gibi önceki hafta Kerkük’te kamu binalarına Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin bayrakları asılmış Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bunu yanlış buldunu ve Kerkük’te bayrakların inmemesi durumunda bunun bedelinin ağır olacağını söylemişti.

KRİZ SONA ERDİ
Erdoğan’ın tepki ve uyarılarından sonra Kerkük’te Kürt bayraklarının indi.

2003 sonrası Kerkük: Çekişme ve belirsizlik
ABD’nin 2003’te Irak’ı işgali sonrasındaki süreçte Kerkük, Irak’ın en tartışmalı konularından biri haline geldi. Irak’taki Kürt siyasi gruplar “bağımsız devletin anahtarı” olarak gördükleri Kerkük üzerinde yoğun bir baskı kurdu. Bazı istatistiklere göre, 2003’ten sonra 600 binden fazla Kürt Kerkük’e göç ettirildi, ABD işgali öncesi 840 bin civarında olan Kerkük nüfusu kısa zamanda arttı, bugün nüfusun 1,6 milyonu geçtiği biliniyor.

Kürt siyasi gruplar, 2003’ten sonra ABD’nin desteğiyle Irak’ın kuzeyindeki fiili otonom bölgeye hukuki statü kazandırdı ve IKBY resmen tanındı; işte bu avantajla Irak’taki güç boşluğundan da faydalanarak 1991’de oluşturulan fiili otonom bölgenin sınırlarını genişletme çabasına giriştiler. Kerkük’le birlikte Musul, Selahaddin ve Diyala’nın bazı bölgeleri, 2005’te ihtilaflı bir referandumla kabul edilen Irak Anayasası’nın 140. maddesiyle “tartışmalı bölgeler” statüsü aldı. Böylece Irak merkezi hükümetinin idaresinde olsa da peşmergelerin kontrolündeki bazı bölgelerin geleceği tartışmaya açıldı.

Bu süreçte Kerkük’ün geleceğinin belirlenmesi için de bir yol haritası çizildi; 31 Aralık 2007’ye kadar, önce Kerkük’te zorla uygulanan nüfus değiştirme politikalarının yarattığı problemlerin giderilmesini öngören normalleştirme, ardından nüfus sayımı ve referandumla Kerkük’ün statüsü belirlenecekti. Fakat öngörülen tarihe kadar sürecin ilk aşaması bile tamamlanamadı ve bu madde geçerliliğini yitirdi.

Ancak Kürt siyasi grupların Kerkük baskısı arttı. Kerkük’ün yönetiminden sorumlu idari birimlerin neredeyse tamamının başına Kürt müdürler getirildi. Özellikle Necmettin Kerim’in vali olmasından sonra Kürtler için yeni yerleşim alanları kuruldu. Hatta Kerim’in kararıyla Türkmen arazileri kamulaştırıldı, Kürt yerleşimciler için yeni konut projeleri yapıldı.

Kerkük’ün kırılma noktası
Kerkük’teki asıl kırılma noktası ise IŞİD’in Haziran 2014’te Irak’ta kontrolü sağlaması ile yaşandı. Kerkük’ün güneyindeki Havice ilçesinde de IŞİD’in hakimiyet kurması üzerine Irak ordusu Kerkük’ten çekildi, kentteki tüm inisiyatif peşmerge ve Kürt siyasi partilere bağlı asayiş güçlerine kaldı. Bu durum Kerkük ile Bağdat yönetimi arasındaki siyasi ve idari bağlantının fiilen kopmasına sebep oldu. Kerkük ve çevresinde terör örgütü PKK’nın varlığı da arttı. Kerkük Valisi Kerim PKK’lı teröristleri resmi makamında ağırlayarak örgütün varlığını onaylamış oldu.

2014 Irak Parlamentosu seçimlerinde milletvekili seçilen Kerkük Vilayet Meclisi Başkanı Türkmen asıllı Hasan Turan’ın yerine vekaleten Kürt asıllı Rebvar Talabani getirildi. Türkmenlerin Turan’ın yerine gösterdiği adayları ya Meclis çeşitli bahanelerle oylamaya almadı ya da Vali kabul etmedi. Bu mevki de Kürtlerin eline geçti. Haziran 2014’te bir suikast sonucu öldürülen Kerkük İlçe Meclisi Başkanı Türkmen asıllı Münir Kafili’nin yerine bir seçim yapılmasına da imkan verilmedi.

Kerkük’teki asıl kırılma noktası ise IŞİD’in Haziran 2014’te Irak’ta kontrolü sağlaması ile yaşandı. Kerkük’ün güneyindeki Havice ilçesinde de IŞİD’in hakimiyet kurması üzerine Irak ordusu Kerkük’ten çekildi, kentteki tüm inisiyatif peşmerge ve Kürt siyasi partilere bağlı asayiş güçlerine kaldı. Bu durum Kerkük ile Bağdat yönetimi arasındaki siyasi ve idari bağlantının fiilen kopmasına sebep oldu. Kerkük ve çevresinde terör örgütü PKK’nın varlığı da arttı. Kerkük Valisi Kerim PKK’lı teröristleri resmi makamında ağırlayarak örgütün varlığını onaylamış oldu.

Öte yandan, IŞİD işgali sonrası Kerkük petrolleri üzerindeki Kürt denetimi de giderek arttı. Kerkük’te petrol çıkarılan beş bölgenin ikisi tamamen peşmergelerin kontrolüne geçti. Bunun üzerine Irak merkezi hükümeti Kerkük petrolü konusunda IKBY ile anlaşma yapmak durumunda kaldı. Böylece idari ve hukuki olarak Kerkük petrolü üzerinde resmi ve hukuki hiçbir hakkı olmayan IKBY, Kerkük’teki petrolden de gelir elde etmeye başladı.

Kürt iç politikasındaki gelişmeler, IŞİD sonrası IKBY’nin alan genişletme çabası, Irak merkezi hükümetinin pozisyonu, PKK’nın Kerkük’te etkinliğinin artması, Haşdi Şaabi’nin varlığı, bölgesel denklem içerisinde Türkiye-İran rekabeti gibi faktörler neticesinde Kerkük üzerindeki çekişme en üst seviyeye taşındı.
 

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.