İçişleri Bakanı Süleyman Soylu katıldığı canlı yayında çarpıcı açıklamalarda bulundu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, canlı yayında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. HDP’li Semra Güzel’in terörist sevgilisi ve PKK kamplarındaki fotoğraflarının ortaya çıkmasıyla ilgili konuşan Bakan Soylu,” Biz bu resme sırtımızı dönemeyiz. Muhalefet gibi sulandırma yapamayız, görmezden gelemeyiz. Grup toplantılarında ne İYİ Parti Meral Akşener, ne Kemal Kılıçdaroğlu, ne HDP “Bu fotoğraf doğru değildir.” diyemedi. Bir tanesi bir şey söyleyemedi.” tepkisinde bulundu.
Ayrıca Bakan Soylu, fotoğraftaki teröristin 2009 yılında Dicle Haber Ajansı’ndan katıldığını açıkladı.
Bakan Soylu’nun konuşmasından satır başları şu şekilde;
2020 yılının küresel terörizm endeksi raporu yayımlandı. Dünyada küresel terör tehdidi açısından 1. ülke Afganistan, 2. ülke Irak, 3. ülke Nijerya, 4. ülke Türkiye. Irak ve Suriye dünyada 2 terör örgütünün devlet otoritesini yok ettiği iki ülke. Dünya bunun maliyetini, bedelini ödüyor. Ama biz bunun tam da göbeğindeyiz.
Suriye’de terör koridoru oluşturmaya çalıştılar. İnsan kaynağı, eğitim, strateji, lojistik, para açısından desteklenen, Türkiye’yi hedef haline getiren bir tabloyla karşı karşıyayız. 21. asır küresel güçler hariç tüm ülkeleri yalnız bıraktı. Kendilerini koruyamayacak ülkeler 21. yüzyılın başından beri yalnız.
“PANDEMİ SONRASI DÜNYADA BÜTÜN ÜLKELER YALNIZ KALDI”
Dünyanın en temel sorunlarından birisi olan pandemi sonucunda bütün ülkeler yalnız kaldı. Çareyi ikili ilişkilerinde buldular, bunun en bariz örneğini Türkiye verdi. Küresel sorun olarak karşımızda duran ikinci sorun göçmen sorunu. Avrupa, Amerika rahat, bir tek şey istiyorlar: Türkiye, İran, Afganistan sınırlarını korusun, bize göçmen gelmesin. Bunun yanında Yunanistan göçmenleri yaksın, öldürsün, buna da ses çıkarmayalım.
Angelina Jolie fotoğrafını gösterdiler, bizi oyaladılar. Üçüncü sorun da enerji sorunu. Nasıl aşıları birbirlerinden saklamışlarsa aynısını enerji sorununda da yapıyorlar. Kendi ekonomilerini yükseltmek, emeğin ucuzluğundan istifade edebilmek için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Herkesi kötü bir anlayışa itmeye çalışan, insanları terörize etmeye çalışan bir anlayışla karşı karşıyayız. Cumhurbaşkanımız Türkiye’nin altyapı meselelerini çözmeye başladıktan sonra dış politikaya döndü.
“21. YÜZYIL TÜRKİYE İÇİN ATILIM DÖNEMİ OLDU”
Tam da 21. yüzyılın başlarından itibaren bizim ortaya koyduğumuz bu strateji küreselleşmenin ülkeleri yalnız bırakmaya başladığı süreçte Türkiye’ye can suyu oldu. Bizim ikili, bölgesel, küresel, tarihsel işbirliklerimiz var. Bugün dünyanın tüm stresine, bütün bu saldırılara karşı ayakta duruyor isek bu Türkiye’nin altyapılarını tahkim etmesi ve dış politikada cumhurbaşkanımızın liderliğinde tam da bize yakışan bir siyaset biçimini temsil etmesi nedeniyledir.
2016-2020 arasında Avrupa içerisinde gösterilere sert müdahale etme oranını yüzde 278 arttırmışlar. Bizim oranımızı söyleyeyim; 1.3’ten 0.6’ya düşürmüşüz. Bu küresel, önemli bir rapor.
MUHALEFETE TEPKİ: BİR TANESİ BİR ŞEY SÖYLEYEMEDİ
Biz bu resme sırtımızı dönemeyiz. Muhalefet gibi sulandırma yapamayız, görmezden gelemeyiz. Terörü sorun görenlerin oranı yüzde 1.3’e düşmüş Türkiye’de. Grup toplantılarında ne İYİ Parti Meral Akşener, ne Kemal Kılıçdaroğlu, ne HDP “Bu fotoğraf doğru değildir. Terörle bu kadar iç içe girmiş bu anlayışı şiddetle reddediyoruz” diyemedi. Bir tanesi bir şey söyleyemedi.
Gaziantep’te 2 gün önce bir dava sonuçlandı. Davada Gaziantep HDP İl Başkanı PKK ile, terör örgütüyle ilk önce iltisak ve irtibat, daha sonra da üyelik, bütün bunlar sonucunda dünyanın cezasını aldı.
O TERÖRİST DİCLE HABER AJANSI’NDAN TERÖR ÖRGÜTÜNE KATILMIŞ
2009’da terör örgütüne katılmış bu kişi. Dicle Haber Ajansı’ndan katılmış. Buradan milletime bir şey söylemek isterim: Dışardan Türkiye muhalefetin bağrış çağırışı gibi gözükmüyor. Biz gittiğimiz her yerde ışıltıyla karşı karşıya kalıyoruz. Bir Türkiye’deki istikrardan bir de dünyadaki hiçbir soruna sırtını dönmeyen Türkiye’den dolayı.
Türkiye 21. asırdaki yürüyüşünde öyle bir noktaya geldi ki kendisi dönmek istese dönemez. Bu terörist gibilerden Türkiye’de çok var. Önümüzdeki günlerde bunlar daha sıkça Türkiye’nin gündeminde olur. ABD, Fransa, Avrupa bize bu meşruiyet alanını dayatmaya çalışıyor. Siyaseti buna alet etmek ve bunu meşru siyaset gibi göstermek kadar Türkiye’ye de zarar veren bir anlayış söz konusu değildir.
Bize en çok siber saldırı alanında yardım talebi geliyor diğer ülkelerden. Twitter’ın, Facebook’un, Instagram’ın sahibi biz değiliz. Birisi bu mecralardan sizin şahsiyetinize, ülkenizin değerlerine saldırı yaptığı zaman Twitter’a muhtacız. Bu küresel bir sorun. Türkiye’nin bu konuda karşı karşıya kaldığı bütün saldırılarını defetmesinin onlarda oluşturduğu bir cazibe var.
Muhalefetin bu meselelere bakış açısındaki zayıflık ve hem ülkenin menfaatlerine, hem ülkenin milliliğine, hem ülkenin ihtiyaçlarına yönelik karşı duruş hesabını verecektir. Adli sicil kaydı var. Bu kişinin adli sicil kaydında bir problem yok. Diyelim ki bu kişi doktorken, eczacıyken, bir görev gerçekleştirirken hırsızlık yaptı veya cinsel tacizde bulundu. Kovuşturma ve soruşturma devam ederken dahi bu adli sicil kaydına işlenmez. Bu konuyla ilgili bir ceza ödemişse bu biter, kimse görmez.
Bizim istihbarat kaydımızda onun 2009’da örgüte katıldığı, Türkiye’de bir alanda görevlendirildiği, dışarı çıkarıldığı, tekrar Adıyaman’a geldiği, Adıyaman’da bir operasyonumuzda etkisiz hale getirildiği, hepsi çıkar. Bunun adı örgüt üyesi ve teröristtir.
AYM 2016’nın Ağustos’unda, 15 Temmuz’dan sonra iki üyesini ihraç etti. İltisak ve irtibat kavramlarıyla ihraç etti. Sonra mahkûm oldu, tutuklandılar. Geçen gün HSK 13 yargıcını iltisak ve irtibat kavramlarıyla ihraç etti. ‘Siz kamuda çalışamazsınız’ diyor. CHP AYM’ye müracaat ediyor, ‘Bu iltisak ve irtibat kavramları noter alımında kullanılamaz’ diyor. Danıştay’ın onlarca kararı var.
Biz sadece FETÖ’den 45 bin 800 kişiyi ihraç ettik bakanlık olarak. Bunların önemli bölümü iltisak ve irtibat kavramlarıyla alakalı.
İBB’YE ‘TERÖR’ TEFTİŞİ
İBB’de mesela, diyor ki ‘Adli sicil kaydı temiz’. Millete yalan söylemeyin, beni neyin temiz olup olmadığını biliyorum. Elinizde çok sosyal medya troll’ü olması yalanınızı doğru kılmaz. Her ay gazetecilere 15, 30 bin lira, bazı gazetecilere başka şeyler vermek sizi haklı ve meşru kılmaz.