Akran Zorbalığı nasıl önlenir?

Antalya Belek Üniversitesi’nden Dr. Radiye Canan Bağış, okullarda artan akran zorbalığına karşı aileleri, öğretmenleri ve okul yönetimlerini önleyici adımlar atmaya çağırdı.

Akran Zorbalığı nasıl önlenir?
Yayınlama: 05.09.2025
Düzenleme: 09.09.2025 08:52
A+
A-

Yeni eğitim öğretim yılına girilirken, ailelerde okul hazırlıkları kadar ekonomik kaygılar da ön planda. Kıyafet, kırtasiye, ulaşım ve beslenme gibi kalemler aile bütçesini zorlarken; okul yönetimleri ise fiziksel ortamları hazırlayıp eğitim kadrolarını şekillendirmeye odaklanıyor. Ancak tüm bu süreçlerin gölgesinde kalan ama öğrencilerin hayatını doğrudan etkileyen bir tehlike daha var: Akran zorbalığı.

Antalya Belek Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Radiye Canan Bağış, bu sessiz tehlikeye dikkat çekerek, eğitimin tüm paydaşlarını sorumluluk almaya davet ediyor.

Zorbalığın Anatomisi

“Akran” kavramı, aynı yaş grubundaki bireyleri ifade ederken, “zorba”, gücünü kullanarak başkalarına baskı yapan kişidir. Akran zorbalığı, okul çağındaki çocuklar arasında süregelen, fiziksel, sözel veya psikolojik şiddet içeren bir ilişki biçimidir.

Dr. Öğr. Üyesi Radiye Canan Bağış, zorbalığın kurbanları üzerinde travmatik etkiler bıraktığını, bu çocukların okuldan soğuyabileceğini, içe kapanabileceğini, uyku ve yeme bozuklukları yaşayabileceğini hatta akademik başarısızlıkla karşı karşıya kalabileceğini belirtiyor. Bazı durumlarda bu çocuklar okulu bırakma noktasına gelebiliyor.

Medya ve Çeteleşme: Tehlikenin Büyüyen Yüzü

Dr. Öğr. Üyesi Radiye Canan Bağış, özellikle TV dizilerindeki mafya temalı yapımların çocuklar üzerinde olumsuz bir etkisi olduğunu, bu dizilerdeki karakterlerin rol model haline geldiğini ve zorbalığın grup haline gelerek çeteleşmeye evrildiğini söylüyor. Bu durum, çocuklar arasında aidiyet duygusunu sapkın şekilde güçlendirerek zorbalığı normalleştiriyor.

Aileler Ne Yapmalı?

Zorbalıkla mücadelede en büyük görev ailelere düşüyor. Sevgi, güven ve destek üzerine kurulu bir aile içi iletişim çocuğun duygusal dayanıklılığını artırıyor. Dr. Öğr. Üyesi Radiye Canan Bağış, fiziksel izler (morluk, çizik vb.) dışında, çocuklarda gözlemlenen içe kapanma, iştahsızlık, okula gitmek istememe gibi belirtilerin de akran zorbalığına işaret edebileceğini belirtiyor. Aileler bu belirtileri önemsemeli ve çocuklarıyla nitelikli zaman geçirerek onları sosyal hayata kazandırmalıdır.

Okulun Rolü: Kültürel Bir Dönüşüm Gerekli

Okulların sadece öğretim değil, aynı zamanda güvenli bir sosyal ortam sunması gerektiğini vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Radiye Canan Bağış, uzun vadeli ve uygulanabilir stratejilerin oluşturulmasını öneriyor. Okullarda düzenli olarak akran zorbalığıyla ilgili bilgilendirme seminerleri yapılmalı, öğrenciler farklılıklara saygı ve empati konusunda eğitilmelidir.

Özellikle okul yönetimleri, bu konuda disiplin kurallarını açık şekilde belirlemeli ve öğrenci-veli-öğretmen üçgeninde şeffaf ve duyarlı bir iletişim kurmalıdır.

Öğretmenlere Düşen Görev

Öğretmenler yalnızca bilgi aktaran bireyler değil, öğrencilerin duygusal güvenini sağlayan rehberler olmalıdır. Dr. Bağış, öğretmenlerin öğrencilerin zorbalıkla ilgili yaşadıkları sorunları rahatça anlatabilecekleri güvenli bir alan sunmasının önemine dikkat çekiyor. Ayrıca derslerde, özellikle günümüzde yaygınlaşan sanal zorbalık konusunun da işlenmesi gerektiğini vurguluyor.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.