“Öksürüyorum diyen babamı acile getirdiğimizde covid enfeksiyonundan dolayı tomografi çektiler ve doktor hanım covid enfeksiyonunun akciğer tutulumu diyerek yatırdı.” “2. ve 3. gün öksürüğü çok artan babamı doktor hanım covid enfeksiyonunun normal bir süreci bu demişti. “4. gün sabah erkenden babamı yoğun bakıma aldılar .doktor hanım saat başı bize bilgi verdi kan değerleri septik şok […]
“Öksürüyorum diyen babamı acile getirdiğimizde covid enfeksiyonundan dolayı tomografi çektiler ve doktor hanım covid enfeksiyonunun akciğer tutulumu diyerek yatırdı.”
“2. ve 3. gün öksürüğü çok artan babamı doktor hanım covid enfeksiyonunun normal bir süreci bu demişti.
“4. gün sabah erkenden babamı yoğun bakıma aldılar .doktor hanım saat başı bize bilgi verdi kan değerleri septik şok tablosunu gösteriyormuş.akşam 18.00 de solunum cihazına bağlandı ve babam 4. gün kalbi durarak vefat etti.”
Bu sözler sadece binlece covidden ölen kişilerin yakınlarından bir tanesinin sözleri. Bu şekilde anlatılan birçok hikaye duymuşsunuzdur ve duymaya devam edeceksiniz. Covid’in çok hızlı ilerlediği bu vakada hasta yakınları olayın bilincine varamadan hastalarını kaybetmişti.
Belki hasta şanslıydı belki de hasta yakınları çünkü günlerce yoğun bakımın kapısının önünde beklememişlerdi. Hergün farklı bir ümitle iyileşecek mi diye duygusal çöküntüler içine girmemişlerdi. Hastaları ölüm korkusu içerisinde günlerce yalnızlığa itilmemişti. ya da günlerce nefes darlığı içinde boğulmamış bir makine desteği ile nefes almak zorunda kalmamıştı.
Ölümün hayırlısını versin derler ya işte covid döneminin başlarında hastasını farklı sebeple kaybeden bir hastamın yakınının sözlerini de anımsamadan geçemeyeceğim. “Covidden ölenleri toplu halde başka bir alana gömüyorlardı doktor hanım en azından babamı normal şekilde gömebildik” demişti.
Televizyonda yayınlanan etkileyici kamu spotlarından da bahsetmeden geçemeyeceğim .Gerçeğin bu kadar güzel yansıtıldığı , solunum cihazına bağlı nefes alırken ölümün o ince çizgisinde gelgitlerin yaşandığı ve bir ömrün film şeridi gibi gözler önüne serildiği başarılı kamu spotlarından etkilenmemek mümkün değil peki nasıl oluyor da vatandaşlar halen bu kadar duyarsız davranabiliyor.
Yoğun bakımda covid enfeksiyonunun akciğer tutulumundan yatan bir sanatçı için basında halen “testi negatif geldi yoğun bakımda zatüreden yatıyor” diye haber yapması halen bir yanlış algı içerisinde olduğumuzu göster miyor mu?
Pandemi kişilerin tek başına mücadele edebileceği bir durum değildir toplumsal bir mücadele gerektirir. PCR testleri ile hareket etmek yerine her türlü gribal şikayetleri covid enfeksiyonu olarak algılayıp hastalar evlerinde istirahat etseler belki de tanı doğrulamaya çalışırken etrafa bulaştırmayı azaltmış olurlar.