Bu soyguna bir son verin!

Geçtiğimiz Mart ayında başlayan “koronavirüs salgını en çok kimin işine yaradı?” diye sorsak cevabı nettir; Marketler, dezenfektan ve maske üreticilerinin.. Özellikle market zincirler pandemide cirolarına ciro kattılar.. Zaman zaman uygulanan sokağa çıkma yasakları ve tam kapanma bile en çok onların işine yaradı.. Hatta öyle ki, market zincirler sokağa çıkma yasağından bunalan insanların sosyalleşme alanına döndü.. […]

Yayınlama: 23.05.2021
A+
A-

Geçtiğimiz Mart ayında başlayan “koronavirüs salgını en çok kimin işine yaradı?” diye sorsak cevabı nettir; Marketler, dezenfektan ve maske üreticilerinin..

Özellikle market zincirler pandemide cirolarına ciro kattılar..

Zaman zaman uygulanan sokağa çıkma yasakları ve tam kapanma bile en çok onların işine yaradı..

Hatta öyle ki, market zincirler sokağa çıkma yasağından bunalan insanların sosyalleşme alanına döndü..

Bakıyoruz hafta sonu çoluğunu çocuğunu yanına alan, 100 bilemedin 120 metrekarelik marketlere girip saatlerce reyonları izliyor, ufak tefek şeyler alıp evlerine dönüyorlar..

Hal böyle olunca market zincirlerde “vuran abalıya” misali vatandaşa kazığı batırdıkça batırıyor..

Daha önceki yazılarımda bir kaç kez bahsetmiştim, misal normal şartlarda 6-7 liraya satamadıkları kolonyaları şimdi 15-20 liraya kaba tabirle kakalıyorlar.. yine daha önce 12-13 lira olan şeffaf eldivenler, şimdilerde neredeyse on katına satılıyor..

Yine gazetemizin ekonomi sayfasında haberini göreceksiniz, pazar yerleri kapalıyken marketler 12-15 arası fiyata sattıkları sebze meyveleri, pazarların açık olduğu günlerde 5 hatta 2 liraya kadar indirdiler..

Tam kapanmanın son gününde bir market zincirin önünden geçtim, kapalı olması gerekmesine rağmen neredeyse tüm personel iş yerlerine gelmişti..

Kendi kendime “Marketlerin kapalı olması gereken bir günde bu kadar çalışanı niye buraya toplamışlar ki?” diye sormuştum..

Nedenini ise tam kapanmanın bittiği sokağa çıkmanın serbest olduğu gün anladım..

Pazar günü iş yerlerine çağrılan o kadar insan, meğerse marketteki etiketleri değiştirmiş..

Şöyle ki kapanma öncesi 5-6 liraya satılan yiyecek ve içeceklere 8-9 TL’lik etiketler yerleştirilmiş..

Yani vatandaşa yine kazık yine kazık!

Peki bu market zincirlere bir “dur” diyen çıkmayacak mı?

Elbetteki hayır..

Neden?

Çünkü serbest piyasa ekonomisi var..

Pekala vatandaş bu kadar kazıklanırken, halkın sesini duyurması gereken gazete ve televizyonlar ile anlı şanlı haber portalları neden suskun

Çünkü en büyük reklam verenleri GSM şirketleri ile bu market zincirler de ondan..

Hiç biri ayağına sıkıp, vatandaşın isyanını dile getirir mi? Tabi ki getirmez..

TÜM TÜRKİYE’YE YAYILIYORUZ

Ara ara yaptığımız gibi biraz da bizden haber verelim..

Yeni Gazete artık tüm Türkiye’de belirli satış noktalarında halkımızla buluşacak..

Ayrıca abone sistemi ile yine Türkiye’nin dört bir yanında hatta yurt dışında da isteyen okurlarımız ile buluşacağız..

Yazar ailemiz her geçen gün biraz daha güçleniyor..

Yeni yeni yazarlarımız ile siz okurlarımızın hizmetinde olmaya devam edeceğiz..

Bu konuda siz sevgili okurlarımızın da abone konusunda bizlere destek olmanızı bekliyor, memleketinizdeki eşinize dostunuza gazetemizi tavsiye etmenizi bekliyoruz..

FENERBAHÇE YİNE KUPALARA HASRET

Bu satırların yazarının en büyük hastalığı (Allah ıslah etmesin) Fenerbahçe..

Renklerine gönül verdiğimiz Fenerbahçe, taraftarına buruk bir sezon daha yaşattı..

Büyük umutlarla desteklediğimiz Ali Koç, maalesef sportif anlamda çok başarısız bir üç sezon geçirdi..

Sosyal medyanın gazıyla hoca getirdi, yüze yakın transfer yaptı ama futbolda tek bir kupa bile göremedik..

Hoş ondan önceki başkan Aziz Yıldırım’ın da son dört senesi benzeri başarısızlıklarla doluydu..

Önümüzde yeni bir sezon başlıyor..

Başkan adaylığını açıklayan Ali Koç’a ilk geldiği günkü tavsiyelerimizi yineleyeceğiz..

Önce futbolcu ve hoca transferlerinden önce, MHK- TFF ve yayıncı kuruluş içindeki kirlenmiş zihniyeti değiştirmeye çalışsın..

Rakiplerin bu konuda nasıl başarılı olduğunu sezon başlarında izliyoruz..

Her sezon başında Fenerbahçe lehine bir hakem hatası olur, rakipler tüm sezon boyunca bu hatalarla algı operasyonu yaparak kamuoyunu yanıltır, sonra bir bakarsınız ki şampiyon yine onlar..

Sezon başında oynadıkları senaryo ile ligi bitirirler..

Hani bu sezon yok Rıdvan Dilmen” sezonuydu, yok Serdar Tatlı sezonuydu?

Ne oldu en çok Fenerbahçe hakem hatalarına kurban gitti..

Öyle ki taraflı tarafsız tüm yorumcuların bile “Penaltı, bariz gol” dedikleri şeylerde hakemler VAR’a bile çağrılmadı..

İşte bu yüzden önce yukarıda bahsettiğim kirli yapının çökmesi gerek..

Ne demişti eski başkan “Ben şampiyonlukların sahada kazanıldığını sanıyordum.”

Maalesef ülkemizde futbol sahada oynanmıyor..

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.