Özgür ruhumu yakalamayı hayal ediyorum. Herkesin özgür bir ruhu vardır ancak şartlar onu açığa çıkarmanıza izin vermez, belki birgün belki de hiçbir zaman özgür kalamadan hayatınıza devam edersiniz. Hayat şartları hayal kurmanıza engel olur,hayal kuramayan kişi zihnini zinde tutamaz , yenilikçi olamaz. Sizin için uygun görülen hayatı yaşarsınız , peki bu kimin tercihidir? Yıllar sonra […]
Özgür ruhumu yakalamayı hayal ediyorum.
Herkesin özgür bir ruhu vardır ancak şartlar onu açığa çıkarmanıza izin vermez, belki birgün belki de hiçbir zaman özgür kalamadan hayatınıza devam edersiniz. Hayat şartları hayal kurmanıza engel olur,hayal kuramayan kişi zihnini zinde tutamaz , yenilikçi olamaz. Sizin için uygun görülen hayatı yaşarsınız , peki bu kimin tercihidir?
Yıllar sonra özgür ruhumu yakalamaya karar verdim. Beni aşağı çeken insanlarla değil, yükselten insanlarla birlikte olmaya başladım. Düşündüklerimi yapılandırdıkça gençleri daha iyi anladım. Kolaya kaçıyorlar az mesai çok hasılat istiyorlar derdim. Halbuki beden gücüne değil sürekli üretken olabilecek fikirlere ihtiyacımız var bizim; AKIL SÖRFÜNE.
Z Kuşağı dediğimiz kuşaktan bahsedeyim size .Bu kuşağın hekim adayları bana sosyal medya hesabımdan sürekli yazıyorlar. Tıpta uzmanlık sınavına girecek olan bu gençler kaç nöbet tutacaklarını ne kadar döner sermaye alacaklarını ve ileride özel sektördeki çalışma şartlarını soruyorlar. Mesai saatleri ve hakedecekleri maaş onlar için önde gelen kriterler.
Çoğu bir idealin peşinden sürüklenmeyen, başarılı oldukları için tıp fakültesi tercihi yaptırılan bu Z kuşak gençleri için düşüncelerinizi bir gözden geçirin. Bu Z Kuşağı gezmek ,görmek ,kendini keşfetmek , hobileriyle uğraşmak, az mesai ile üretken olmak istiyor.
Yıllardır bir sistem içerisine oturtulamayan eğitim süreçlerinden geçen ve ailelerin panikleyerek özel ders, dersaneler, özel okullar silsilesi içerisinde yorulan bu gençleri kim suçlayabilir?
Biz çocuklarımıza sunduğumuz imkanların bize sunulmadığından ve kötü şartlarımızdan bahsederken onlarında bizim çektiğimiz eziyetler karşısında bize borçlu oldukları düşüncesi ile yaklaşıyoruz. “Biz çok çalıştık – bizim kaynaklarımız yoktu- okula gitmek için yağmur çamur demez karşıki köye giderdik vs” Yaşadığımız kötü şartları düzeltmek yerine gençlerimizin de aynı şartlar altında yol almalarını istiyoruz.
Çocuklarımıza sunduğumuz hayat bizim ellerimizle şekil vermeye çalıştığımız hayat. Eğer biz hayatı, engebeli yollarında yürürken edindiğimiz tecrübelerle çocuklarımıza öğretirsek yanlış yaparız. Z kuşağı zamandan kazanmak, sonuca kendi yöntemleri ile ulaşmak istiyor.
İşte bu Z kuşağını anlamak ve onlardan bize bir gelecek vaadetmelerini istemek önce kendi içimizdeki özgür ruhu yakalamak , anlamak ,ortaya çıkarmakla olacaktır.
Bunu yaptığınızda Z kuşağını anlayacak ve onun da özgür ruhunu keşfetmesine izin vermiş olacaksınız.