Gezmelere doyamayacağınız Büyük Britanya!

Yayınlama: 31.03.2025
A+
A-

İNGİLTERE, İSKOÇYA, KUZEY İRLANDA, İRLANDA’yı gezdim gördüm ve sizler için yazdım…

Yıllar sonra yaklaşık üç yıl yaşadığım İngiltere’ye tekrar gitmek çok heyecan vericiydi.

Üç buçuk saatlik güzel bir uçak yolculuğundan sonra Londra’nın Stansted havalimanına indik.

Uzun yıllar görmediğim, çok güzel unutulmaz anılar biriktirdiğim, arkadaşlar, dostlar biriktirdiğim Londra. Çok başarılı eğitim öğrenim yıllarımın sonucunda hedefime ulaşıp Boğaziçi Üniversitesi’ne yatay geçiş yaparak hayatımın dönüm noktasını yaşadığım şehir. 

Yılın hemen hemen 365 günü kasvetli yağmurlu havası olan kent.

Ama yıllar sonra beni çok güneşli bir hava ile 8 gün misafir eden Britanya!…

Keyifli panoramik şehir turu için havaalanından hareket ettik.

Londra’nın dünyaca meşhur simgeleri olan Londra Parlamento Binası, Big Ben Saat Kulesi, Westminster Köprüsü, Trafalgar Meydanı, London Eye, Londra’nın en büyük yeşil alanı Hyde Park, Piccadily Meydanı, İngiliz Kraliyet Ailesinin Londra’daki ikameti Buckingham Sarayı gördük.

Richmond, Greenwich, British Museum, Thames Nehri tekne turu, Londra’nın simgesi Tower Bridge, Londra Zindanı, Londra’nın ikonik sokak ve mahalleleri, Oxford Caddesi, meşhur Soho semti, Çin Mahallesi, Piccadilly Circus ve Ulusal Galeri  görülecek yerler arasında.

Manzarası çok güzel Londra’yı tepeden görmek için London Eye’a (Millenium Wheel) bindim.

Çok şanslıydım çünkü çok fazla kuyruk yoktu rahatlıkla London Eye bindim. En tepeye çıkıldığında size dünyanın en güzel manzaralarından birini, görsel bir şöleni sunuyor. Londra’ya giderseniz mutlaka binmenizi öneririm.

135 metre yükseklikte, 60 kabinli 2000 yılında inşa edilen ve Avrupa’da bilinen en yüksek dönme dolap, gözlem tekerleği. Yılda üç milyona yakın turistin ziyaret ettiği tam dönüşü 30 dakika sürüyor insanların binmesi ya da inmesi için durması gerekmiyor. 

Gezmelere doyamadığımız Londra’dan sonraki durağımız Oxford idi.

Ünlü Oxford Üniversitesi’nin en çok fotoğraflanan binaları tiyatro ve Kütüphanesi görülecek yerler arasında.

Kuzey Batı bölgesinde törensel Cheshire Kontluğu’nun merkezi Chester şehrini gördük. Eşsiz İngiliz mimarisiyle keşfedilmesi gereken şehirlerden biri.

Liverpool, en çok şampiyon olan futbol takımı Liverpool’un Futbol Stadyumu Anfield, Tiytaro Binası,

Katedrali, St. George Halls, Albert Dock ve Mersey Nehri önerilen yerler arasında.

Ayrıca Beatles müzik grubunun ilk defa sahne aldığı publar, meşhur anıtlar, binaları görüp fotoğraflar çektik.

İskoçya, başkenti Edinburgh 1437 yılından bugümüze.

Cesur Yürek filminin çekildiği Stirling Kalesi, tarihi William Wallace Anıtı. 

Tarihi liman kenti olan Stirling’e hareket edip İskoçya’nın en büyük kalesi Stirling Kalesini ziyaret ettik. 

Mel Gibson’un başrol oynadığı 5 dalda Oscar ödülü kazanan filmi Braveheart şato ve savaş sahnelerini gördük. 

Edinburgh’a doğru yolumuza devam ettik. Varışımızla Edinburgh Kalesi, Royal Mile Caddesi, Princess Street, Üniversite Binası, St. Giles Katedrali ve Carlton Tepesi gördük.

Feribotla Caimryan Limanından Kuzey İrlanda’nın başkenti Belfast geçtik.

Titanic gemisinin yapım yeri ve müzesi, Parlamento Binası, Belediye Binası, Barış Duvarı, Albert Saati, High Caddesi Köprüsü, St. George Pazarı, Eski Katedral şehir turumuzun ardından İrlanda’nın başkenti Dublin’e doğru yol aldık.

Ulusal Müze, Parlamento Binası, Liffey Nehri, Trinity Koleji, Grafton Caddesi, Merrion Meydanı, St. Patrick Katedrali, O’Connell Caddesi, St. Stephens Parkı ve Famine Anıtı bulunmaktadır.

Galway, canlı müziğin sokaklarında eksik olmayan, şehrin her köşesinin tiyatro gösterileri ile sanat dolu İrlanda’nın bir sahil kasabasını keşfettik. 

Doolin, bir sahil kasabası muhteşem manzarası ve doğa harikası atmosferi ile unutulmaz anılar sunuyor.

Atlas Okyanusunu göğüsleyen Moher Falezleri (Cliffs of Moher) hareket ettik.

Atlas Okyanusu kıyısında yer alan falezler nefes kesen manzarası ile her yıl çok sayıda geziye ev sahipliği yapıyor.

Bir fırsat bulduğunuzda mutlaka Büyük Britanya’yı bizim gibi karış karış gezmenizi şiddetle öneririm.

Muhteşem Büyük Britanya turumuzda çok özel ve unutulmaz anılar biriktirerek güzler güzeli İstanbul’a döndük.

Ve ben sizler için bu detaylı bilgileri araştırdım, bir gün giderseniz sizlere rehber olur diye yazdım.

Hepinize keyifli okumalar dilerim. Heyecanlı gezilerde buluşmak dileğiyle sağlıkla kalın…

BÜYÜK BRİTANYA

İrlanda Adası’nın doğusunda yer alan, üzerinde İngiltere, Galler ve İskoçya’nın bulunduğu Birleşik Krallık’a bağlı Büyük Britanya Adası, Britanya Adaları’nın en büyüğü olan kuzey güney doğrultusundaki uzun bir ada. Batı kesimi dağlık ancak yüksekliklerin fazla olmadığı yer.

Hafif tepeler, düzlükler halinde uzayan çayır ve ağaçlıklarla kaplı yemyeşil bir ülke.

İklim batıdan gelen okyanus etkisiyle yumuşak ve  nemli.Adanın en geniş yeri 130 km’yi geçmediği için ırmaklar kısa ve en önemli ırmaklar Thames, Trene, Severn.

LONDRA 

İngiltere’nin ve Birleşik Krallık’ın başkenti ve Romalılar tarafından kurulmuş en kalabalık şehri Londra.

Şehre ‘Akan Nehir’ anlamına gelen Londonium ismi verilmiş zamanla Londra’ya dönüşmüş.

İki bin yıldır büyük bir yerleşim yeri olan, Britanya adasının Thames nehri üzerindeki şehir.

Tarihi zenginlikleri, ikonik yapıları, kültürel çeşitliliği, canlı atmosferiyle her yıl milyonlarca ziyaretçiye ev sahipliği yapan büyülü şehir. 

Londra’nın dünyaca meşhur simgeleri olan Londra Parlamento Binası, Big Ben Saat Kulesi, Westminster Köprüsü, Trafalgar Meydanı, London Eye, Hyde Park, Piccadily Meydanı, İngiliz Kraliyet Ailesinin Londra’daki ikametgahı Buckingham Palace, Londra’nın en büyük yeşil alanı Hyde Park, 

Thames Nehri kıyısındaki Richmond, huzurlu Kew Bahçeleri, Büyük Botanik Bahçesi, Kew Sarayı ve ağaç Tepesi Patikası’nın panoramik manzaralar, Richmond Park’ta dolaşan geyik sürüleri, Thames nehri boyunca Windsor kasabası görülmeye değer yerler arasındadır.

DÜNYANIN MERKEZİ LONDRA

Greenwich, Kraliyet Gözlemevi’ni bulunduğu yer 0 derece boylamı olarak adlandırılan ve dünyanın başlangıç meridyeninin bulunduğu yer. Birleşik Krallık’ın en büyük ikinci gözlemevi.

LONDRA’DA 170’in ÜZERİNDE MÜZE VAR.

British Museum, National Gallery London, Tate Modern, Science Museum, Royal Museum ve Imperial War Muesum gibi dünyanın en iyi müze ve sanat galerilerinin olduğu şehir. 

LONDRA ŞEHRİNDE 300’DEN FAZLA DİL KONUŞULUYOR

Dünyanın en çeşitli şehirlerinden biri olan Londra, Bengalce, Gujarati, Pencapça, Kantonca, Mandarin Çincesi, Hokkien ve İngilizce olmak üzere 300’den fazla dili konuşan 8 milyondan fazla sakini barındıran kent.

KARINDEŞEN JACK ASLA YAKALANAMADI

Londra şehrinin en kötü şöhreti seri katilinin kimliği hiçbir zaman bulunamadı.

Aynı zamanda Londra, Sherlock Holmes gibi ünlü edebi karakterlere ev sahipliği yapmasıyla tanınır

Sir Arthur Conan Doyle tarafından yaratılan Sherlock Holmes, Londra’da geçen ve dedektiflik maceralarını konu alan romanlarıyla dünya çapında popülerlik kazanmış.

Sherlock Holmes hayranları, Londra’da Sherlock Holmes Müzesini ziyaret edebilir.

SİYAH TAKSİ SÜRÜCÜSÜ OLMAK SANILDIĞI KADAR KOLAY DEĞİL

Bir kişinin siyah taksi sürücüsü olabilmesi için başkentteki her bir sokağı hatta ara sokak ve arka sokakları ezbere bilmesi gerekir. İngiltere’nin ünlü Black Cabs’lerinden birinin şoförü olmak yıllar alıyor. 2-4 yıllık eğitimin bir kısmı, Londra’daki her bir sokağı ezberlemeyi içerir. 

TRAFALGAR MEYDANI’NDA GÜVERCİN BESLEMEK YASAK

Londra’nın merkezinde yer alan ünlü meydan ve toplanma noktası. Meydan ortasında, 19. Yüzyılda İngiliz Deniz Kuvvetleri’nin zaferini anmak için inşa edilen Nelson Sütunu yer alır. Bir zamanlar binlerce yabani güvercini barındırmasıyla ünlüydü. 2003 yılında Londra Belediye Başkanı Ken Livingstone, turistlerin ve yerlilerin onları beslemek için meydanın yakınında yem satmayı ve güvercin beslemeyi yasakladı.

LONDRA ŞEHRİ ÜNLÜ İSİMLERE EV SAHİPLİĞİ YAPAR

Şehir tarih boyunca çok sayıda ünlü isme ev sahipliği yapıyor. Bunlar arasında Karl Marx, Charles Darwin, Sylvia Plath, Charles Dickens, Amadeus Mozart, Florence Nightingale gibi isimler yer alır.

MİLLENNIUM DOME, TÜRÜNÜN DÜNYADAKİ EN BÜYÜK YAPISI

Büyük kubbe şeklindeki bina kullanılabilir hacmi bakımından dünyanın en büyük dokuzuncu binası. Büyük Giza Piramitlerini çatının altına rahatlıkla sığdırabilir. 365 metre çapındaki yapı, ortada yılın günlerini, haftalarını ve aylarını simgeleyen 12 destek direği ise 52 metre yüksekliğindedir.

 

ALDGATE İSTASYONU’NUN ALTINDA GÖMÜLÜ 1000 CESET VAR

Bu metro istasyonunun altında toplu olarak gömülü halde 1000 cesetin büyük Veba sonrası toplu olarak gömüldüğüne inanılıyor. 

 

LONDRA BİR ORMANDIR

Londra’da neredeyse insan sayısı kadar ağaç vardır. 8.6 milyon insanın, 8.3 milyon ağacın yanında yaşadığı biliniyor. London History Society’e göre %40’tan fazla yeşil alan ve açık su, 2000 çiçekli bitki türü, Thames Nehri’nde 120 balık türü, Londra’nın merkezinde 60 kuş türü, 47 kelebek türü, 270 tür örümcek, 1173 güve türü bulunur. 

LONDRA’DA MUMBAİ’DEN DAHA FAZLA HİNT RESTORANI VAR

Mumbai’den fazla Hint Restoranında  köri soslu tavuk yemek istiyorsanız Hindistan yerine Londra’da olmanız yeterli. Ayrıca Çin; Tayland, İtalya ve Lübnan gibi ülkelerin yemeklerini tadabileceğiniz restoranlar bulunur.

DÜNYANIN EN ESKİ YER ALTI DEMİRYOLU AĞINA SAHİP

Londra metro ulaşım ağının buhar motorlarını kullanan ilk toplu taşıma sistemi olduğunu biliyor musunuz? 10 Ocak 1863’te Metropolitan hattının Paddington ve Farrington arasında bir hat açıldı.

Arabalar ahşaptı gazla aydınlatılıyordu ve buharlı lokomotiflerle çekiliyordu. Bugün 23 numaralı Metropolitan hayatta kalan en eski buharlı lokomotiftir ve Londra Ulaşım Müzesi’nde sergilenmektedir.

LONDİNİUM

Londra’nın bazı bölgeleri, MÖ 4000 gibi erken dönemlere gitse de Londra’nın yerleşik tarihi Roma İmparatorluğu’na M.S 1. yy kadar uzanıyor.Romalıların Londinium dedikleri şehrin adını eski Kelt Medeniyetinden aldıkları düşünülüyor.

WIMBLEDON DÜNYANIN EN ESKİ TENİS TURNUVASINA EV SAHİPLİĞİ YAPAR

Wimbledon şehri dünyanın en eski tenis turnuvasına ev sahipliği yapıyor. Resmi adı The Championships olan Londra’nın güneybatısında yer alan Wimbledon’daki All England Club’ta düzenlenen  bu tenis turnuvası 1877’de başlamıştır. BU turnuva her yıl  Haziran ve Temmuz aylarında düzenlenir.

OLİMPİYATLARA 3 KEZ EV SAHİPLİĞİ YAPAN TEK ŞEHİR

1908, 1948 ve 2012’de üç kez Olimpiyatlara üç kez ev sahipliği yaptığı biliniyor.

BİG BEN, ASLINDA BİG BEN DEĞİL

Westminster Sarayı’nın bir parçası olan kule, Gotik Revival tarzında inşa edilen ve şehrin siluetinin önemli bir parçasını oluşturur. Aslında Elizabeth Kulesi olarak adlandırılır ve Big Ben içinde bulunan çanın adıdır. 

LONDRA ŞEHRİNDE UÇURTMA UÇURMAK YASA DIŞIDIR.

1839 Büyükşehir Polis Yasasına göre parklarda veya halka açık alanlarda uçurtma uçurma yasadışıdır.

500 sterlin para cezası alma riski vardır.

AVRUPA’NIN EN HAREKETLİ ALIŞVERİŞ BÖLGESİ LONDRA ŞEHRİNDE

1.6 km uzunluğunda Oxford Street İngiltere’nin en uzun, Avrupa’nın en hareketli alışveriş caddesi.

Diğerleri ise Regent Street, Bond Street ve Knightsbridge bulunur. Londra Moda Müzesi moda tarihine ve trendlere dair ilginç sergiler sunar.

LONDRA BİR ZAMANLAR DÜNYANIN EN BÜYÜK ŞEHRİYDİ

1831’den 1925’e kadar dünyanın en kalabalık şehriydi. Londra şu an dünyanın 33. Büyük şehridir.

 

BATI AVRUPA’NIN EN YÜKSEK GÖKDELENİ LONDRA’DA

Shard, Londra’nın, Birleşik Krallık’ın  ve Batı Avrupa’nın en yüksek gökdeleni olarak bilinir.

310 metre yüksekliğe sahip ve 95 katlıdır.

 

WATERLOO KÖPRÜSÜ ÇOĞUNLUKLA KADINLAR TARAFINDA İNŞA EDİLDİ

1815 yılında inşa edilen köprü ile en çok kadınlar ilgilenmiş bu yüzden köprünün diğer adı Kadınlar Köprüsüdür.

 

TOWER KÖPRÜSÜ

Her dönemde kentin yaşam alanı olan  bu köprünün ürkütücü yanı, önceden hainlerin kafaları, köprüde bulunan sivri kazığa takılırmış. Hainliklere karşı verilmiş net bir mesaj, şehrin her yerinden görünen bu kazıklar köprüde acı bir anı bırakmış.

 

Londra dört miras alanı içerir

Londra Kalesi, Kew Bahçeleri,  Westminster Sarayı, Westminster Abbey, Azize Margaret Kilisesi ve Greenwich.

 

OXFORD

İngiltere’nin güneydoğusundaki kültürel ve tarihi açıdan önemli şehirlerden biri.

Dünyanın en köklü üniversitelerinden Oxford Üniversitesi’ne ev sahipliği yapan kozmopolit öğrenci şehri. 150.000 nüfuslu, tarihi 8. Yüzyıla kadar uzanan şehir Oxford Üniversitesi’nin tarihi ve görkemli kolejleri, m,imarisi ve kültürel geçmişiyle turistler için cazibe merkezidir.

CHESTER

İngiltere’nin Kuzey Batı bölgesinde törensel Cheshire Kontluğu’nun merkezi olan

İngiliz mimarisi ile keşfedilmesi gereken yerlerden biri

Dee Nehri kıyısında Galler ülkesine yakın olarak antik Romalılar tarafından kurulmuştur.

İngiltere’de bir iç turizm merkezi olarak ün yapan 3 km uzunluktaki eski şehir surları, Rows adı verilen eski siyah beyaz binalardan oluşan iki katlı merkezi alışveriş merkezi yolları ve katedral ve şehir idare merkezi olan Town Hall.

East Gate Saati Londra’da bulunan Big Ben’den sonra en çok fotoğrafı çekilen saattir.

Chester’deki büyük hastane Countess of Chester Hastanesi, Galler Prensesi ve Chester Kontesi olan Prenses Diana anısına isimlendirilmiştir.

LIVERPOOL

İngiltere ülkesinde Mersey Nehri Halici’nin doğusunda bulunan büyük bir liman kenti.

Tarih, mimari, spor ve müzik alanlarında ünlü birşehir. Liverpool halkı, İngiltere’nin en sıcak kanlı halkı olarak bilinir. Beatles Müzesi, Mersey Maritime Müzesi, Liverpool Katedrali, Albert Dock Meydanı, Anfield Road Stadyumu, Empire Tiyatrosu, Sanat Galerisi, Dünya Müzesi, Western Approach Müzesi görmeniz gereken yerlerden.

WINDERMERE

İngiltere’nin Cumbria Kontluğu’nda bulunan bir göl. Lake District’in bir parçası, İngiltere’nin en büyük gölü ve en büyük ikinci Ulusal Parkı. Oldukça dağlık olan bölgede aynı zamanda İngiltere’nin en yüksek dağı olan Scafell Pike yer alıyor. Muhteşem güzellikteki göller bölgesi ziyaretçilere nefes kesici manzaralar sunuyor. 

 

İSKOÇYA

Britanya Krallığı’nın bir parçası olan İskoçya, adanın en kuzey ucunda yer alıyor. Binlerce yıllık geçmişe sahip ülkede bastığınız her yerde tarih fışkırıyor. Yapılan kazılarda milattan önce 2 binli yıllara yani Demir Çağı’na tarihlenen bazı bulgulara rastlandı. Yerleşim ise Milattan önce 800’lü yıllara tarihlenen taş yapılar. Ülkenin bilinen tarihi Orta Çağ ile başlıyor.

Asıl güzelliği doğasında gizli olan İskoçya gerçekten bir masal diyarından çıkmış gibi görünüyor.

Akla ilk gelen Braveheart filmi ve gayda çalan etekli erkekler.

Kilt adını verdikleri etekler16. Yy’da ortaya çıktı. Dağlık arazide yaşayan erkekler soğuktan korunmak için bu kalın kumaşları sararlardı, geceleri çıkarıp üstlerini örterlerdi. Etek renkleri klanları temsil ediyordu. Günümüzde özel günlerde kullanılan kilt etekler.

Kendine özgü benzersiz bir kültürü olan İskoçya binlerce yıllık bir geçmişe sahip.

Ülke tam bir göller diyarı

Resmi hayvanı tek boynuzlu at

Krallığın en yüksek şelalesi İskoçya’da,

Ülkede üç farklı resmi dil var.

Mistik varlılarla aranız iyi ise İskoçya tam size göre.

Bine yakın adaya sahip ve 240 tanesinde insan yerleşimi bulunuyor.

Tam bir göller diyarı, neredeyse her yerinde bir göl var.

GLASGOW

İskoçya’nın en büyük şehri, Victorya devrinde Britanya İmparatorluğu’nun ikinci şehri olarak bilinirdi. Şehrin nüfusu 19. Yy sonlarında ve 20 yy başında 1 milyon üzerine çıkmış O yıllarda Londra ve Paris’in ardından Avrupa’da bu yoğunlukta nüfusa sahip üçüncü şehirdi. 

20’den fazla müzesi olan şehir, sanatı, mimarisi ve kültürü ile dünyaca ünlüdür.

Yer altı demiryolu sistemi, İskoçya’daki tek ve dünyadaki en eski 3. Sistemdir.

Özellikle viski kültürüyle ünlü şehir.

EDINBURGH

İskoçya’nın 1437 yılından beri başkenti, Glasgow’dan sonra ülkenin ikinci büyük kenti,

İskoçya’nın doğusunda, kuzey denizi’ne yakın bir konumdadır. Avrupa’nın en güzel görünümlü kentlerinden biri olarak kabul edilen şehir. Orta Çağ ve Georgian dönemlerine  ait mimarisiyle bilinen yer. Eski şehir ve yeni şehir olarak iki bölgesi bulunan Edinburgh UNESCO tarafından Dünya Miras Listesi’ne alınmıştır. Bünyesinde dört tane üniversite bulunan Edinburgh’ta öğrenci sayısı yüz binden fazladır. 1583 yılında kurulan Edinburgh Üniversitesi 2010 yılında uluslararası üniversiteler sıralamasında 9. seçilerek dünyanın en iyi on üniversitesi arasına girmeyi başarmıştır.

Tüm dünyada viskisi çok meşhur 

İskoçya’dan İrlanda’ya feribot ile Caimryan Limanına hareket ediyoruz. Kuzey Atlantik manzarası eşliğinde 2.5 saatlik keyifli bir feribot yolculuğundan sonra Kuzey İrlanda’nın başşehri Belfast Limanına varıyoruz. 

KUZEY İRLANDA

İrlanda parlamenter demokrasi ile yönetilen kendi bağımsızlığı olan bir ülke iken Kuzey İrlanda Birleşik Krallık’a bağlı İngiltere kontrolü altında yönetilen Galler, İskoçya ve İngiltere ülkelerinden biridir.

İrlanda Cumhuriyeti ve Kuzey İrlanda 1900’lü yılların başına kadar Birleşik Krallık’a bağlı bir ülkeydi.

Günümüzde Birleşik Krallık’ta ve krallığın en küçük ülkesi olarak varlığını sürdürmektedir. Nüfusu yaklaşık 2 milyon ve başkenti Belfast’tır. Para birimi Sterlin.

BELFAST

Kuzey İrlanda’nın hem en büyük şehri hem de başkenti.Aynı zamanda güneydeki Dublin’den sonra İrlanda adasındaki en büyük ikinci şehridir. Gemi ticareti için çok uygun olan Belfast Halici’nin güneybatısında, Lagan Nehri’nin ağzı yakınında kurulmuştur. Belfast isminin kaynağı İrlanda dilinde Farset nehrinin ağzı anlamındaki Beal Feirste’dir. 

Gemi ticareti işçin oldukça uygun olan bu şehrin tersanelerinde kitaplara hatta filmlere konu olan ünlü Titanik Gemisi yapılmıştır. Şehirde bunla ilgili Titanic Belfast Müzesi’ni görebilirsiniz.

Belfast birası, Belfast şehrinde üretilen, yerel malzemelerle yapılan ve zengin tarihi geçmişe sahip eşsiz bir bira.

Parlamento Binası, Belediye Binası, Barış Duvarı, Albert Saati, High Caddesi ve Köprüsü, St. George Pazarı, Eski Katedral görülecek yerler arasındadır.

İRLANDA, Kaleler Ülkesi

Yüzyıllar boyunca uğradığı sayısız savaşa rağmen bugün bağımsız ve güçlü bir ulus olarak karşımıza çıkan İrlanda yeşil rengin hakim olduğu büyüleyici doğasıyla göze çarpan bir ülke.

İrlanda ülkesinin sembolü arp müzik aletidir.

Ülkenin doğasıyla özdeşleştirilen yeşil renk, aynı zamanda İrlanda’nın koruyucu azizlerinden biri olan Saint Patrick’in işareti olan üç yapraklı yoncanın da rengidir. Her yıl 17 Mart’ta kutlanan ve 5 gün süren Aziz Patrick gününde sadece İrlanda değil tüm dünyada çok sayıda ülkedeki insanlar ve sokaklar yeşil renge bürünür. 

GUINNESS VE REKORLAR KİTABI 

İrlandalılar, dünyanın en çok bira tüketen ikinci ülkesidir. Dünyaca ünlü İrlanda Birası Guinness İrlanda’ya özgü siyah, yoğun köpüklü bir bira türüdür ve Arthur Guinness tarafından 1759 yılında kurulan bira fabrikasında üretilmektedir. Aynı zamanda Guinness, dünyaca ünlü rekorları barındıran Guinness Rekorlar Kitabıma da ismini verirken, bir barda çıkan iddianın sonucu firma tarafında basılmaya başlanan kitap serisi bugün en çok satanlar arasında ilk sıradadır ve rekorlar kitabındadır.

Ülkenin diğer meşhur içeceği dünyaca ünlü İrlanda viskisidir.

DUBLİN

İrlanda’nın başşehri ve en büyük şehri. Doğu kıyısının ortasında, Liffey Nehri’nin ağzında, Dublin Kontluğu’nun merkezinde yeralan. Viking yerleşimlerinin merkezi olarak kurulan şehir. Ortaçağ’dan beri İrlanda’nın başşehri olan kent.

İrlandaca Siyah Havuz anlamına gelen Dublin, 

Patricks Katedrali, Osmanlı Devleti’ne ait el yazmalarının bulunduğu Dublin Kalesi, İrlanda Ulusal Müzesi, Temple Bar, Avrupa’nın en büyük şehir içi parkı olan Phoenix Park, Christ Church Katedrali, St. Stephen’s Green ve tarihi Trinity College Dublin’de görülmesi gereken yerlerden.

Oscar Wilde’in şehri Dublin. Trinity College’de eğitim gören yazar daha sonra burs kazanarak Oxford Üniversite’sinden mezun olmuştur. Aynı zamanda Nobel ödüllü yazar George Bernard Shaw ve Samuel Beckett  ile aralarında James Joyce,  Jonathan Swift ve Bram Stoker’in olduğu zengin bir edebiyatçılar topluluğuna ev sahipliği yapan şehir Dublin.

Amerika Birleşik Devletleri’nin sembollerinden biri olan Beyaz Saray tasarımı açılan bir yarışmada birinciliği kazanan Dublin Kraliyet Cemiyeti’nde mimarlık eğitimi alan Hoban Amerika’ya göç etmiş ve Beyaz Sarayı’nın inşasından sonra ölümüne dek ailesiyle birlikte Amerika’da yaşamıştır.

Aynı zamanda Oscar heykelinin de tasarımcısı İrlandalı sanat yönetmeni Cedric Gibbons’tur.

İrlanda eğitim sisteminin merkezi Trinity College, en prestijli en eski düzey eğitim kurumu olarak 1592 yılında Queen Elizabeth tarafından kurulmuştur. En eski en büyük kütüphanesi olan üniversite.

GALWAY

İrlanda’nın en kalabalık 3. Şehridir. Birçok etkinliğe ev sahipliği yaptığı için İrlanda’nın kültürel Kalbi olarak anılıyor. 2007 yılında dünyanın en güzel 8 şehrinden biri olarak gösterilen ve genç nüfusun oldukça fazla olduğu hareketli bir hayata sahip. Eylül ayındaki Galway İstiridye Festivali 1954 yılından beri düzenleniyor.Galway orta çağdan kalma sokaklarında dolaşabilir, Salthill kasabasında okyanus havası alabilir, Corrib Nehri’nin üzerindeki köprülerden nehri ve şehri izleyebilirsiniz.

Galway Katedrali,  Galway şehir Müzesi, İspanyol Kemeri, Long Walk görülmesi gereken yerlerden.

DOOLİN

Atlantik kıyısında, İrlanda’nın Clare ilçesinde bir sahil köyü

MOHER FALEZLERİ KAYALIKLARI

İrlanda, Clare Kontluğu’ndaki Burren bölgesinin güneybatı ucunda yer alan deniz kayalıkları

Yaklaşık 14 kilometre boyunca uzanan güneyinde Hag’s Head de Atlantik Okyanusu’nun120 metre üzerinde yer alırlar. Hag’s Head kadın kafasına benzeyen kaya parçasına verilen isimdir. 

Moher Kayalarının doğal güzelliği bir çok filmde kullanılmış bunların başında da Harry Potter gelmektedir. Moher Kayalıkları sürdürülebilir turizmi destekleyen UNESCO Küresel Jeoparkının bir parçasıdır. 1970’li yılların sonlarına doğru barındırdığı çok sayıda kuş türü sayesinde kuşlar ve yaban hayatı için de özel koruma alanı haline getirilmiştir.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.