Gülümseyin

Sevgi denen duygunun eksikliği günümüzün en büyük sorunu olduğu birçok uzmanın ortak kanaati. Sevginin ve taltif’in başarısız insanların temel taşlarının harcında eksik bulunduğu tezini savunan psikologlar, her canlıda olduğu gibi insanoğlu’nda da bu duyguların eksikliğinin tüm yaşamı kabusa çevirebildiğini ifade ediyorlar. Doğumdan itibaren, sevgi ve şefkat gibi olguları çevresinde arayan insanın, onları yeterince alamadığı durumlarda […]

Yayınlama: 19.08.2019
A+
A-

Sevgi denen duygunun eksikliği günümüzün en büyük sorunu olduğu birçok uzmanın ortak kanaati.

Sevginin ve taltif’in başarısız insanların temel taşlarının harcında eksik bulunduğu tezini savunan psikologlar, her canlıda olduğu gibi insanoğlu’nda da bu duyguların eksikliğinin tüm yaşamı kabusa çevirebildiğini ifade ediyorlar.

Doğumdan itibaren, sevgi ve şefkat gibi olguları çevresinde arayan insanın, onları yeterince alamadığı durumlarda şiddet ve kavgaya daha meyilli oldukları artık kabul edilen bir gerçek.

Toplum olarak çok gerildiğimiz bu günlerde gazetelerin üçüncü sayfa haberlerinin ne denli çok ve inanılmaz olaylarla dolu oluşu da bu durumu destekler nitelikte. Sadece günlük yaşamda değil de genel hayatta gördüğümüz şiddete yatkın oluşumuzun temelinde de bu eksikliğin açıkça görüldüğü apaçık ortada.

Ekonomik sorunların yada çağdaş yaşamın getirdiği şartlara atfedilen bazı durumlar aslında sevgi eksikliğinin bir tezahürü. Ev hanımları çok iyi bilirler ki; sevilmeyen, onunla konuşulmayan, ilgilenilmeyen çiçekler dahi açmazlar.

Bize, toplum olarak sevgi sözcüklerine ve hoşgörüye ne denli ihtiyacımız olduğu en son yapılan seçimler dahi kanıtladı. Son derece sevecen ve sempatik tavırlarını her fırsatta öne çıkaran bir aday seçimi büyük bir farkla kazanmayı bildi. Yıllardır süregelen, gergin ve küçümseyici dil ilk defa seçim sandıklarına gömüldü. Burdan çok dersler çıkarmayı başarabilecek olan siyasetçilerimiz önümüzdeki yıllarda milletin gönül tahtına oturacaklardır.

Öncelikle ailemizden başlayarak, sevgimizi göstermeli ve esirgememeliyiz. Yüzlerce insanın yaşadığı devasa binalarda yaşasak dahi, en azından bir günaydın sözcüğünü telefuz etmeliyiz.

Önce gülmeyi öğrenmek, sonra da güldürmeyi başarmalıyız. Unutmayın ki; dünyayı sevgi kurtaracaktır. Birbirimizi sevmekle her işin üstesinden gelebiliriz.

Hadi gülümseyin…

Yazarın Son Yazıları
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.