İSTANBUL’UN YORGUN KÖŞKLERİ

İstanbul’un yorgun köşkleri Süslü bahçeler içinde Tozlu bozuk yolların arasında Asırlardır ayakta kalan Nazenin, zarif ve yorgun Binaların arasına sıkışıp Umursamadan aldırmadan Laleler, sarmaşıklar, güller Uçan martılar, miyavlayan kediler Nasıl da kadim dostlar size   Yorgunsunuz çok yorgun Osmanlı’dan bu yana Razı olun kaderinize Geçmeden iş işten Unutulmuş bir kenara atılmış Nazenin, zarif ve yorgun […]

Yayınlama: 23.05.2017
A+
A-

İstanbul’un yorgun köşkleri

Süslü bahçeler içinde

Tozlu bozuk yolların arasında

Asırlardır ayakta kalan

Nazenin, zarif ve yorgun

Binaların arasına sıkışıp

Umursamadan aldırmadan

Laleler, sarmaşıklar, güller

Uçan martılar, miyavlayan kediler

Nasıl da kadim dostlar size

 

Yorgunsunuz çok yorgun

Osmanlı’dan bu yana

Razı olun kaderinize

Geçmeden iş işten

Unutulmuş bir kenara atılmış

Nazenin, zarif ve yorgun köşkler

 

Kaderiniz böyleymiş, ama

Ölüm yok ki sonunda

Şahit oldunuz şen şakrak

Kahkahalara, çam altı aşklarına

Lafın belini kıran

Edebiyatçı ve tarihçilere

Resminizi çizen ressamlara, siz,

İstanbul’un en yorgun köşkleri…

 

İstanbul’un ömre bedel yalıları

Siz Boğaz’ın iki yakasında

Tarihte iz bırakarak

Aldınız yerinizi,

Nazenin yosun kokan semtlerin

Bulunmaz eşsiz ve ıslak kıyılarında

Umursamadan dalgalara

Loş kayıkhaneli yalılara

Uğultusuna lodosun

Nereden vurursa vursun

 

Ömre bedelsiniz yalılar

Mirassınız atalardan

Ressam ve şairlerden

Eylülde yağan yağmurlardan

 

Baharda açan çiçeklerden

Edalı, işveli ve sevdalısınız.

Doğan güneşe,

En derinden yükselen

Loş kayıkhaneli

 

Yalılara doğru

Aydınlatarak cumbalı odalarını

Lale, sümbül, sardunya dolu bahçelerini

Ilgıt ılgıt esen rüzgara aldırmadan

Lacivert dalgaların

Aheste aheste

Raks ettiği

Ihlamur kokulu yalılar…

 

Bahçe içinde yapılan süslü ev ve kasır, kır yerlerde geniş bahçe içinde yapılmış süslü ev,  

Kırda yapılan süslü saray, bahçeli, süslü olan büyük ev,

Evden büyük konaktan küçük yapılara Farsça’dan dilimize geçen anlamıyla köşk denen,

Türkiye’nin en güzeli dünyanın göz bebeği İstanbul’un yorgun köşkleri,

Pembe, çadır, hünkar, çinili, atlı, kuleli,  ikiz, zürafalı, filizli, perili, sırça olanları,

Haremi, selamlığı, ahırları, bahçeleri, havuzu, hamamı ve müştemilatıyla saray yavrusu köşkler,

Padişah ve hanedan mensupları için karşılığı kasır olan, Osmanlı’da bahar ve yaz mevsimlerinde kullanılan,

Osmanlı Padişahlarının, bir mevsim veya birkaç gün, bazen de birkaç saat kalacağı köşklere Biniş Köşkü denilen,

Mesirelerde bulunan bu yapılar bazen sultanın yabancı misafirleri için de kullanılan,

Padişahların merakı ve yaşama tarzı yüzünden çeşitli bahçe ve koruluklarda 50’ye yakın köşk olan,

Dillere destan İstanbul’un anlatmakla bitmeyen saklı güzelleri,

Dışarıdan bakıldığında nadide kırılgan bir biblo gibi duran köşkler,

Tavanı, kapısı, penceresi, balkonu, avizesi ince bir zevk ve özenle yapılan,

Kültürel mirasımızın birer parçası olan köşkler, her dönem kullanılan güzide yapılar,

Birbirinden farklı güzellikte farklı kaderi olan bir dönemin seçkin yaşantısından hatıra kalanlar,

Kimisi yıllara meydan okuyarak ayakta kalan, kimisi yenilenme çalışmalarıyla boğuşan,

Boğazın iki yakasına dizilmiş,  görenleri kendisine hayran bırakan,  güzeller güzeli,  sevdalı,  

Sahip çıkamadığımız,  gittikçe azalan,  yüksek apartmanlar arasında ‘’ben hala buradayım, yıkılmadım ayaktayım’’ dercesine yıllara meydan okuyan yorgun köşkler.

Dünyada eşi benzeri olmayan en güzel, en nadide, en nazenin, en cazibeli, en süslü köşkler,

İstanbul Boğazı yorgun köşkleri ömre bedel yalıları ile bir başka güzel olan,

Her birinin dilden dile dolaşan ilginç öyküleri binalara gizem katan,

İstanbul’un sosyo-kültürel tarihine ışık tutan birbirinden görkemli köşkler, yalılar,

İlginç mimarileri, unutulmaz anıları,  şen kahkahaları,  mis kokan manolyaları,  

Benzerlerine az rastlanan ancak dünyanın ünlü turizm kentlerinde görülecek olağanüstü köşkler,

İstanbul’un gizli güzellikleri,  birbirinden zarif elliye yakın köşkün bulunduğu adalar,

Yeşil ve mavinin buluştuğu noktada inci tanesi gibi parlayan beyaz ve görkemli köşklerin komşuları,

Çığlık atan arsız martılar, gıdılarını okşatan sokak kedileri, ağır yük altında ezilen, yokuşu tırmanmak için büyük çaba sarf eden zavallı yorgun atlar denince akla gelen adalar ve iyi, kötü anıların sessiz tanıkları köşklerle yalılar…

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.