Mazeretim var!…

Kimsenin şüphesi olmasın çok uzun zaman burada kalacak değiliz. Öyle verilmiş ferman… Ölüm denen bir şey varmış. Elbette konduğumuz gibi göçecekmişiz. Buralarda durmayacak, duramayacakmışız. Huzuru mahşer denen bir yer varmış. Mutlaka bizimde çıkacağımız. Orada hesap sorarlarmış. Bizim de hesaba çekileceğimiz. Neyi sorarlar neler sorarlar bilmem. Mutlaka her varlığın kendincedir hesabı. Her varlığın kendincedir cevabı. Amma […]

Yayınlama: 13.02.2018
A+
A-

Kimsenin şüphesi olmasın çok uzun zaman burada kalacak değiliz. Öyle verilmiş ferman… Ölüm denen bir şey varmış. Elbette konduğumuz gibi göçecekmişiz. Buralarda durmayacak, duramayacakmışız.

Huzuru mahşer denen bir yer varmış. Mutlaka bizimde çıkacağımız. Orada hesap sorarlarmış. Bizim de hesaba çekileceğimiz. Neyi sorarlar neler sorarlar bilmem. Mutlaka her varlığın kendincedir hesabı. Her varlığın kendincedir cevabı.

Amma eğer adalet oradaysa işte o zaman benim verilecek cevabım var. Her soruya vereceğim cevap aynı. Ne sorarlarsa sorsunlar. Her nefesimi başımı duvarlara vurarak yolumu aramışım kabir karanlığında… Ben ahir zamanda bile ahir zamanı yaşamış Müslüman bir Türküm.

Elbette hatalar yaptım. Bilmeyerek belki, bilerek bir çok günah işledim. Bazen günahlardan kaçtım, bazen günaha koştum. Gün geldi işlediğim günahla eğildi başım… Tövbeler ettim. Gün geldi işlediğim günahla coştum. Ama ben hep Müslüman bir Türk olarak yaşadım.

Lakin kim ne derse desin. Karanlığın bütün aydınlıkları örttüğü, zulmetin yağmurdan çok yağdığı günlerde, Tek başıma yürüdüm hâkikatın çamur yollarını. Karanlıklarında dünyanın… Karanlıklara kalmış, yıldırımların yalkısını şimşeklerin çakıntısını beklemişim. Ne karalığımda yıldırım yalkılanmış, ne şimşekler çakmış. Pervaneler gibi ışığa hasret Müslüman bir Türk olarak yaşadım.

Karanlıklarda geçmişim karanlık derelerini. Bata, çıka Ne derinliğini bilmişim Ne dibini görmüşüm. Yoldaşım olmuş karanlık ile nefsim. Karanlık çamurlu derelerinde gerçeğin. Ne elimden tutan olmuş. Ne derelerime köprü. Buna rağmen bütün ömrümü Müslüman bir Türk olarak yaşadım.

Her adımımda kınadılar kınayıcılar aldırmadım. Aldırmadım mı. Geceleri yalnız kalıp sabahlara kadar aydınlığı düşlemedim mi: Cennet cennet dedikleri bir kaç köşkle bir kaç huri dediler. Dediler de nedir o cennet meyvesi. İstemedim mi. Başın eğilmiyor eğ başını dediler. Başımı eğeceksem secdem neden rükum kime düşündüm. Düşündüm de karanlıklarımın karanlığında neden diye sormadım mı. Sordum da başımı eğmedim mi? Eğdim ama vallahi bütün ömrümü Müslüman bir Türk olarak yaşadım.

Geldiysek eğer o hesap yerine hesap gününde. Bizim de sorana verecek cevabımız bu işte. Boynumuz kıldan ince. Kabulümüz mutlaka verilen her hüküm. Sadece mazeretim var. Ben ahir zamanda Müslüman bir Türk olarak yaşadım.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.