Ne anlatıyor bu millet?

Tabi TV’ler gazeteler ve sanal medya ortamında aklı başında sandığımız analizciler ve hizmet sektörünün yeni geçim kapısı algı operatörleri varken, benim gibi sıradan, basit bir adamın söylediklerinin ne değeri olabilir ki!

Önce kendi değerimizi bilip haddimizi bildiğimizi ifade edelim ki “sen de ne çok biliyorsun” diyecek, evde kalmış kız kurusu psikolojisine sahip, merdiven kenarına oturup mahalle karıları gibi dedikodu yaparak; kahve köşesinde sadece o bunu dedi, bu şunu dedi, zaten o bunu yapmıştı, şunu da yapmıştı diyen Türk büyükleri. Büyük büyük idealist abiler, konum ve niteliklerini değiştirmeden huzur içinde beni eleştirebilirler.

Seçim bitti. Sandıktan çok enteresan ve doğru okunduğu zaman, siyasi partilere çok net bir mesaj olarak çıkan bir netice tecelli etti. İşin gerçeği başkanlık ve milletvekili seçimlerine birlikte giren ittifaklar bu seçimde de birlikte hareket etti. Göstermelik rekabetler seçim atmosferini ve tabanlarını canlı tutmak amaçlı çabalardı.

Bu iki kutupta birleşen ittifakların içinde cumhur ittifakı büyük şehirlerden elinde olan 5 tanesini kaybederken garip bir şekilde Türkiye genelinde oyunu korudu. 51,66 oranında bir oy alarak bu gün başkanlık seçimi olsa bu Erdoğan’ın yeniden başkan olacağının işaretidir. Bence bunu muhalefet çok daha ciddi düşünmelidir.

Ancak millet ittifakı Türkiye’nin en yüksek popülasyonunun olduğu Ankara, İstanbul, Antalya, Adana, Mersin gibi büyük şehirleri kazanmış ve oy oranını artırmasa bile halktan büyük bir destek kazanmıştır. Büyük şehir belediyelerini kazandığı illerde belediye meclis üyeleri oyunu artıramamıştır.

Aslında seçmen siyasi tercih noktasında kanaatini hala korumaktadır. İktidarda olan cenaha şöyle demiştir;
“BEN ALTERNATİF BULAMIYORUM BULURSAM SİZİ DEĞİŞTERECEĞİM”.

Bunun altında birçok sebep olabilir. Ekonomik sebepler, karşılıksız beklentiler, hayal kırıklıkları, hepsi olabilir. Ama benim kanaatim bu seçim seçmen ahlaklı olduğuna inandığı kişileri tercih etti. 

Oy garanti diyerek alacağı oya güvenenlerin karşısına çıkan bu değişiklik eğer iyi okurlarsa seçmenin güveneceği, inanacağı ahlak ve kişilik sahibi birini çıkarmazsanız bundan sonra seçim kazanamazsınız diyordu. Sanırım yapılacak değerlendirmelerde Cumhur İttifakı da bunu diyecektir…

Buradan muhalefete de çıkan mesaj gösterdiğin adayları destekledim. Sen belediyeler için yapılması gereken ahlak ve kişilik örnekleri sunan adaylarla karşıma çıkarsan seni desteklerim. Ama sana hala tam olarak güvenmiyorum.  Bunun sebebi geçmişte yaşadığımız ötekileştirmeler ile beni irticacı, geri kafalı, yobaz insan sınıfına koyup, benim giyim kuşam ve yaşam tarzımı aşağılamanı unutmuş değilim.

Beni AK Parti’nin eline siz attınız ve hala oradan kurtaracak gelişmeyi göstermiyorsunuz.

Ayrıca HDP ile ilişkilerinizi kontrol edin. İmamoğlu ve Mansur Bey gibi dini değerleri olan dindarı aşağılamayan, milli değerlere kıymet veren kişilerle karşıma çıkın. CHP’nin Atatürk’ün partisi olduğunu ve bu devletin TÜRK milletinin olduğunu bu devlete ait toprakların ise bölünmez bir bütün olduğunu sözle değil tavır ve davranışlarla bize gösterin. Senin hakkında yapılan yaygaralar kafamı karıştırıyor. Beni karanlıkta bırakma. Sürekli olarak benimle konuşun… 

Bu seçimin sonuçları iktidar ve muhalefet için çok iyi analiz edilmesi gereken toplumsal bir reçetenin ta kendisidir. İyi okunursa önümüzdeki seçimlerde başkanlarının da gittiğini görmemiz mümkündür. Ya da yeniden güven tazelemiş ve oyların yarısından çoğunu almış yeni bir Tayyip Erdoğan dönemini yaşamaya devam ederiz…

Sıradan vatandaşın gördükleridir bunlar…