Günlerdir Dilan Polat’ın lüks hayatından hapishaneye giden yolculuğunu konuşuyoruz. Ülke olarak üzerimizde araştırılma yapılmalı. Çünkü el birliğiyle zenginliği cezalandırdığımız günler yaşadık!

Dilan Polat’ın şuan da linçlenerek hapiste olma süreci 14 suçtan sabıkalı olan Muhammed Yakut’un Polat ailesi hakkındaki sözleriyle başladı. Aslında Muhammed Yakut, Engin Polat ve Sıla Doğu hakkında bomba açıklamalar yaparken Dilan Polat hakkında kötü bir şey söylememişti. Fakat yine de düğmeye basılmıştı ve artık algı yönetimi başlamalıydı.

O saatten itibaren haklarında denilmeyen şey kalmadı. Önce Dilan Polat’ın ablası Sıla Doğu’yu eski görüntüleri üzerinden gözaltına aldılar fakat herhangi bir suç unsuru olmadığı için serbest bırakıldı. Ardından Engin Polat’ın Banu Parlak’a ait güzellik merkezini kurşunlattığını hatta direk olarak Banu Parlak’ı öldürmesi için tetikçi tuttuğu iddiası ortaya atıldı. Bu iddia da tutmadı. Geriye vergi kaçırma ve kara para aklama iddiası kaldı. İşte bu noktada bu suçların muhatabı direk devlet olduğu için ilmek ilmek senaryo ürettiler.

Dilan – Engin Polat’a ait Dilan Diamond’ın ödediği vergi neden çok azmış, Her fırsatta cihaz üretimi yaptıklarını söylemelerine rağmen aslında bir fabrikaları yokmuş, güzellik kremleri usulsüzce üretiliyormuş, bahis yoluyla elde ettikleri gelirleri gayrimenkul ve araç alarak aklıyorlarmış… Gördüğünüz gibi iddia çok.

Dedim ya bunların muhatabı devlet olunca, bunca sene hiç dikkat etmedikleri hesap kitaba devletimiz bir anda dikkat kesildi. Müfettişler gönderildi. Hatta o kadar abartıldı ki, sadece şirket yetkililerinin elektronik cihazlarına el konulması gerekirken, tüm çalışanların telefonlarına bir hukuk skandalı yaşanarak el konuldu.

Evet bunca senedir herhangi bir mali suç tespit etmedikleri aileyi bir anda gözaltına aldılar ve uzun süren sorgulama sürecinden sonra hapishaneye koydular. Emniyet ayrıca kendi tarihinde bir ilk yaşattı. Vatan Emniyet’in dev ekranlarından Polat ailesinin ellerine kelepçe vurularak gözaltına alınma görüntüleri ‘ibreti alem’ için yayınlandı.

Yazımın en başında ‘zenginlikleri cezalandırıldı’ dememin sebebine geçelim.

Herkes ‘bu aile 5 senede nasıl bu kadar büyüdü’ diye soruyor. Cevabını hemen vereyim: Franchising ile.

Yani Dilan Polat Güzellik Merkezi’nin ismi hakkı verilerek 200’e yakın şubeleşme oldu. Her bir şube isim hakkının bedeli ise 20 milyon TL.

Eee tabi bunun yanında, yaptıkları işlemler ile vatandaşlardan direk kazandıkları, sattıkları güzellik devam ürünleri, şahsi yatırımlarıyla büyüdüler.

Peki hiç mi yanlışları olmadı?

Olmuştur tabiki. Ama sormak isterim bir kurum 5 yılda milyonlarca kazanacak seviyeye geliyor, hatta vergi usulsüzlükleri yapılıyor ama devletimiz nasıl oluyor da bunu tespit edemiyor?

MASAK’ın devreye girmesi için feveran edenler ve elden ele dolaşan ‘sözde’ MASAK raporu.

Eğer ortada bir rapor kesin olarak varsa neden şuan da Polat ailesinin cezası belli olmadı?

Neden iddianamenin hazırlanma süreci beklenecek ve ona göre bir karar alınması bekleniyor?

Ve daha önemlisi bu yaşananlara rağmen tutuksuz yargılama çıkarsa veya suçsuz oldukları tespit edilirse aile iade-i itibar yapılacak mı?

TIKLAYIN BLOGUMU TAKİP EDİN