Ruhumuzu ısıtan içecek KAHVE

Adına şiirler, şarkılar, türküler, maniler, kasideler yazılan, Onu içerken dinlenip, eğlenip, sohbet ettiğimiz ve anılara daldığımız kahve… Sihirli kara içecek, tutku haline getirilen, herkesin kendi damak zevkine göre İçtiği şekerli, şekersiz, orta şekerli, sütlü içilen Türk kahvesi… Sudan sonra en çok tüketilen içecek, içerdiği kafein nedeniyle yaklaşık bin yıldır tarımı yapılan, Keyif almak güne iyi […]

Yayınlama: 01.03.2021
A+
A-

Adına şiirler, şarkılar, türküler, maniler, kasideler yazılan,

Onu içerken dinlenip, eğlenip, sohbet ettiğimiz ve anılara daldığımız kahve…

Sihirli kara içecek, tutku haline getirilen, herkesin kendi damak zevkine göre

İçtiği şekerli, şekersiz, orta şekerli, sütlü içilen Türk kahvesi…

Sudan sonra en çok tüketilen içecek, içerdiği kafein nedeniyle yaklaşık bin yıldır tarımı yapılan,

Keyif almak güne iyi başlamak için yudumladığımız kahvenin yaşamımızdaki yeri gerçekten çok önemli.

M.S 850 yılında Etiyopyalı bir keçi çobanı güttüğü keçilerin bir meyveyi yedikten sonra canlanmalarını fark etmesiyle bu meyveyi denemeye karar verir. Sonrasında duyduğu mutluluk ve güç çok hoşuna gidince sıcacık tadına doyamadığımız içerken keyif aldığımız kahvenin yolculuğu başlar ve yaşamımızdaki yerini alır.

Daha sonra ise keşişler bu gizemli meyvenin tadını beğenmedikleri için ateşe atarlar ve aroma kokusunu almaya başlayınca kavrulmuş meyvelerden bir içecek demlemeye karar verirler. Ortaya çıkan içeceğin çok güzel olduğunu, bütün gece onları ayık tuttuğunu görünce bunu Allah’ın hediyesi olarak kabul ederler. Kahvenin ünü yayılır ve M.S 1000 yıllarında kahve Yemen’de üretilmeye başlanır.

 

Osmanlıların kahve ile tanışması ise 1517 yılında Kanuni Sultan Süleyman zamanında Yemen’e doğru genişlediklerinden Yemen Valisi Özdemir Paşa’nın kahveyi İstanbul’a getirmesiyle başlar.

Saray mutfağı ve evlerde tüketilmeye başlanan kahve süslü fincanlarla itibarlı dostlara, su, lokum, şekerleme ile birlikte ikram edilir.

Osmanlı elçileri sayesinde lezzetli Türk kahvesinin ünü tüm dünyaya yayılır.

1550 yılında İstanbul’da ilk kahvehane Tahtakale’de açılır.

Tüm şehre hızla yayılmasıyla halk kahveyle tanışır.

Kahvehaneler, herkesin kahve içtiği, iş konuşmaları ve sohbet ettiği, şiir, edebiyat sohbetlerinin yapıldığı mekanlar haline gelir.

 

1615 yılında Venedik tacirlerinin İstanbul’dan kahve tohumlarını götürmesiyle İtalyanların vazgeçemedikleri kahve tutkuları başlar.

1683 yılında Viyana kuşatmasıyla kahvenin ünü oralara yayılır ve kahvehanelerde açılmaya başlar.

1714 yılında Paris’te XIV. Louis’ye kahve ağacı hediye edilir,

1750 yıllarında artık Batı Avrupa kahve ve kahvehanelerle tanışınca

Voltaire, Balzac, Beethoven ve Mozart gibi aydın kesiminde toplanma yeri haline gelir.

 

Türk kahvesi tutkunları arasında yer alan ünlüler

Victor Hugo , Moliere, Balzac, Alexandre Dumas’tır.

Fransız romancı Pierre Loti’nin kahve ve İstanbul sevgisi ise sevdiği semt Eyüp’teki bir kahvehanede anılmaktadır.

 

Kültürümüzde önemli bir yere sahip olan kahve, Osmanlıdan bu yana kız isteme esnasında ikram edilir ve bazı yörelerde damadın sabrını ölçmek için bol tuzlu olarak ikram edilir.

Özenle seçtiğimiz, sohbetine doyamadığımız dostlarla içerken bitmemesi için küçük yudumlar aldığımız kahve ve 40 yıllık hatırı…

Sözü bir rivayete göre, Üsküdarlı bir kahve satıcısının, Rum gemi kaptanına kahve ikram etmesiyle başlar. Aradan 40 yıl geçer, Üsküdarlı kahveci savaşta esir düşer. Kahveciyi tanıyan Rum Kaptan kendisine 40 yıl önce kahve ikram eden adamı unutmaz ve ona yardım eder.

 

‘Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır.’’

‘’Gönül ne kahve ister ne kahvehane, gönül sohbet ister kahve bahane,

gibi atasözlerinin kullanıldığı kahve…

 

Bir fincan kahve olsam…

Kahve Yemen’den gelir….

Ben bir küçük cezveyim….

Kadifeden kesesi kahveden gelir sesi…

Gibi birçok şarkıya da konu olan kahve…

 

Gençliğinden beri çay yerine şekersiz kahve tercih eden Mustafa Kemal Atatürk,

Harp zamanı şeker bulmak imkansıza yakın olunca şekersiz kahve içmekte onun için bir alışkanlık olan.

Fransız Devlet Bakanı Talleyrand;’’Şeytan kadar kara, cehennem kadar sıcak, melek kadar saf, aşk kadar kadar da tatlı’’ diye tanımladığı kahve…

Ünlü komedyen Bill Cosby ‘’Yaşlanmanın hatalarına kapılan insanlar gibi ben de güne kahve ve ölüm ilanlarıyla başlıyorum.’’

Yönetmen yazar David Lynch ‘’ Kötü bir kahve bile hiç kahve olmamasından iyidir.’’

İngiliz komedyen Eddie Izzard ‘’ Kahvemi, kadınımı sever gibi severim.’’

Hugh Jackman ‘’ Bana göre dünyanın en güzel icatlarından bir tanesi taze kahve kokusudur.’’

Jim Carrey ‘’ Bazı sabahlar uyanınca elime kahvemi alıp camdan bakarım ve derim ki; Bunların ne kadar değerli olduğunu hatırla çünkü bir gün kaybedebilirsin.’’

Napolyon Bonapart ‘’ Hissiz kalmaktansa kahveyle acı çekmeyi tercih ederim.’’

Sandra Bullock ‘’ Kahveyi bıraktım… İnanın ki sevgiliden ayrılmaktan daha zor.’’

Diyerek kahveye olan derin sevgilerini dile getiren ünlüler.

 

Kahve ağacının ilk bulunduğu yer Habeşistan’ın Kaffa yöresi ‘’Qahwah’’ olan

Araplar bugün bilinen kahveyi tanımıyorken, kahveye ‘’keyif veren içki, şarap’’ anlamında kullanırlar.

Bugünkü adına 14. Yüzyılda kavuşan kahve.

Avrupa’da Cafe, Caffee, Koffee, Coffee, Koffie, Kaffee olarak anılır.

 

Unesco’nun ‘Somut Olmayan Kültürel Miraslar’ listesinde olan

dünyada bizi temsil eden Türk kahvemiz…

Kahvenin bir yaşam tarzı olduğu Roma,

Kahve tüketiminin zirvede olduğu yer İzlanda’nın başkenti Reykjavik,

Dünyanın en büyük kahve üreticisi Brezilya Rio de Janeiro,

Kahvenin bin bir çeşidinin olduğu Londra,

Avrupa’nın kahve başkenti Avusturya Viyana,

Dünyanın en büyük kahve ihracatçılarından Havana,

Kahveye kopi denilen şehir Singapur,

Kahvenin bir seremoniyle sunulduğu Etiyopya Addis Ababa.

Dünyanın her yerinde keyifle yudumlanan kahve…

 

Kahvesiz bir gün bile hayal etmeyenler,

Güne kahve ile başlayanlar,

Kahvenin yerini başka içeceğin tutmadığına inanan kahve tutkunları,

Kahve içmek günün en güzel anı diyenler,

Geç de olsa sizlere çok hak veriyorum

Pandemi döneminde tanıştığım kahveyi

‘Neden yıllardır içmemişim’ diyerek kendimi suçluyorum.

Ve yılların acısını çıkarmak istercesine siz kahve severler için kaleme aldım.

 

Ve itiraf ediyorum ‘İnsanları tatlı sohbetlere sürükleyen dostluk bağlarını sağlayan ruhumuzu ısıtan tek içecek kahve…’

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.