Sivas Kongresi ve CHP

CHP  Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Sivas’ta konuşuyor. Ve Sivas kongresinin CHP’nin tarihinde ilk yaptığı kongredir diyor. CHP’yi ülkenin kurucusu ve kurtarıcısı olmaya imza attığı kongreye gelen bütün Kuvva-ı Milli gücü ile eş tutuyor.

Bu gerçekten son derece yüksek gönüllülüktür. Demekki CHP kuruluş maksadının mandalara hayır demek, tam ve kesin bağımsızlık demek olduğunu yeniden ortaya koymaya karar vermiş demektir.

Zaten konuşmasının bölümlerinin içinde bu duruşun ne manaya geldiğini, mücadelelerinin ne kadar kutsal olduğunu anlatıyor. “Orada bizim eksenimiz bağımsızlıktır” diyor, “kalkınmaktır büyümektir “diyor.

Hatta 21 Ekim 1920 TBMM beyannamesini dile getirerek kendi ordusunun hangi azim ve kararlılıkla yola çıktığını. Halkın yoksulluk sebeplerini ortadan kaldırmaktır diyor ve kendisini dinleyenlere CHP’nin yola çıkış sebeplerini aktarıyor. Ve bu yolda olduğunu ifade ediyor…

Şahsen konuşmanın bu bölümünü müthiş heyecanlanarak dinledim. Artık sağa sola sapan bir CHP görmek istemiyorum. PKK veya bölücü maksatlarla ortada gezenlerin uzağında bir CHP istiyorum. Mustafa Kemal ile aynı çizgide Güneş dil Türkçe diyenlerle aynı çizgide bir CHP görmek istiyorum. Türk milletinin tarihini ve kudretini öğrenmek için Almanya’dan arkeologlar getirtip Sümerler hakkında araştırmalar başlatan Mustafa Kemaller’in takibinde olan bir CHP görmek istiyorum…
 

Peki CHP böyle mi?
 

İstanbul Büyük şehir Belediyesinin İSMAK  gibi kuruluşlarında Kürtçe eğitim vereceğini söyleyen ve devletin  isteyene ana dilde eğitim hakkı sağlayacağını söyleyen bir zihniyetin Mustafa Kemal ile aynı çizgiden baktığını söyleyebilir miyiz? Buna karar vermemiz gerekiyor. Ya Mustafa Kemal ile aynı çizgide olacağız ya da aramızda ihtilaflar var diyeceğiz.

Anadolu da dil birliğinin mimarı olan Türkiye Cumhuriyetinin kurucuları eğer bu partinin kurucusu ve ana hedefini çizen müteşebbislerse ve bunu Sivas kongre merkezinde söyleyerek ilan ediyorsan bu çelişkilere cevap vermek zorundasın.
 

Evet seni destekledim. Adalet yürüyüşü yaptın arkanda durdum. Yine yaparsan yine arkanda dururum. Çünkü adaletin olmaz, olmaz olduğunu bilenim. Çünkü birisi ben adalet istiyorum diyorsa onu dinlerim. Nerede adaletsizlik yapılmışsa onunla birlikte mücadele ederim. Çünkü ben tarihin bütün sayfalarında asaletin temsil ettiği en önemli değer olan adaletin ta kendisiyim. Türk milletinin variyetinin temelidir adalet. İslam’ın insanlara sunduğu en önemli nimettir adalet. Allah’ın sıfatı ve teminatıdır adalet. Kim adalet isterse biz onunla olur onu savunur ve onunla yürürüz.

HDP’li belediye başkanları görevden alındı karşı çıktım. Senin karşı çıktığını görünce sana söylenenlere göğsümü siper ettim. Hukuk dedim hukuksuzluk karşısında ayağa kalkmayana insan bile demem dedim. Senin yaptığını ve gösterdiğin tepkiyi adalet adına yapılmış adaleti isteyen insanların adaletsizlik karşısında gösterdiği tepki dedim. Bunu cumhuriyetimizin kurucusu bir kenara Türk’ü Türk olarak isimlendiren bütün atalarımın, en eski çağlara indiğimde esas olarak ortaya koyulan değerimiz olarak milli ve manevi değerlerimin temelini temsil ettiği için desteklerim. Hukuk yani töre olmadan ulus olmaz.
 

HDP yasal bir partidir. Siyaset yapmasını istemiyor olsanız bile bu yasal partinin ülkemin sınırları içinde yasalara uyduğu müddetçe siyaset yapmasını kabul ederim. Belli iddialarınız vardır ve bu iddialarınız doğru olabilir. Ancak hukuk bunu kesinleştirmediği müddetçe söylediğiniz her şeyi sizin uydurmanız ve zannınız olarak kabul ederim.  Kemal beyin bu tavrını da bu sebeple kabul ederim. Önce hukuk sonra hukuk.  En kötü hukuk bile en iyi zandan iyidir.  Sana adalet ve Türk milletinin çıkarları içinde kaldığın sürece bütün gücümüzle destek veririz.

İşte bu sebeplerle Sayın Kılıçdaroğlu’nun bazı konulara açıklık getirmesini kafa karışıklığı yapacak sebepleri ortadan kaldıracak açıklamalarına ihtiyacımız olduğunu söylemeliyim. 

Sivas kongresinin gerçekleştiği gün Sivas ta yaptığınız parti meclisi toplantısının Sivas kongresinde alınan bütün kararlara sonuna kadar uyacağınızı açıklayın. Türkiye cumhuriyetinin resmi dilinin Türkçe olduğunu okullarda bunun dışında bir dilin ana dil olarak eğitiminin olmayacağını açıklayın. Eğer kişiler dil öğrenmek isterse onlara tüm yabancı dillerde eğitim veren yerlerde eğitim verilmesini sağlamak bunu halka daha yakın hizmet haline getirip sunmaksa maksadınız bunu da açıkça söyleyin çünkü kafamızı karıştıran şeylere artık katlanacak gücümüz yok.
 

Doğu politikanızı anlatın. Popülasyonu nasıl dengeleyeceğiz anlatın. Ekonomiyi nereden tutacak ve nereden kalkındıracağız anlatın. Sanayi ve tarımda neleri yapmalıyız nasıl olacak anlatın. Bunların kalkındırılması gerektiğini ilk okula giden çocukta biliyor bana bunların aksak olduğunu söylemeyin nasıl kalkındıracağız onu söyleyin. Ne yapacağız neler yapmalıyız anlatın. İşte kongre sarayında yola çıkan kuvva askerine TBMM de verilen o beyannamesini bütün içselliğini dışa çıkarın ve bu milleti nasıl fakirlikten kurtaracak nasıl borçlu olmaktan kurtaracaksak onu anlatın….

Uçak fabrikasını kapattılar diye ağlamayın. Nereye uçak fabrikası kuracak nasıl üretim yapacak ne üreteceksek onu söyleyin. Şeker fabrikalarını sattılar diye mızıklanmayın. Bize nerede şeker fabrikamız varsa nasıl modernize edecek ve nasıl kamulaştıracağımızı söyleyin.  “Etibank’ı madenlerimizi nasıl sattılar” diye feryat figan gezmeyin. Siz bu madenleri nasıl çıkaracaksınız bu satılan kurumları nasıl geri alacaksınız onu söyleyin.

 Kaz Dağlarında yıkılan binlerce ağacı değil o ağaçları nasıl dikeceğiz o madenleri nasıl biz doğaya ve insana huzur vererek çıkaracağız onu anlatın..
 

BEN TÜRK MİLLETİYİM. AĞLAMAYI SEVMEM. AĞLAYANA MEMEYİ ANASI VERSİN. 
SEN BİZE UMUT VER . BİZE YOL GÖSTER. 
BİZE BİZİM SİVAS’TA LİDER SEÇTİĞİMİZ LİDERE YAKIŞIR LİDER VER