Öteki Kadın, Öteki Erkek…

Hep bir öteki korkusu yaşanıyor ilişkilerde. Peki kim bu ötekiler? Efendim genelde ötekiler de bizim gibi sıradan insanlar aslında! Tek farkları onların bizi bilmemeleri, bizim onları ötekileştirdiğimizin farkında olmamaları… Yoksa kim “öteki kadın” ya da “öteki erkek”  olmak ister ki?  Ötekiler bizim sevdiğimiz insanların hayatlarına bir şekilde giriveriyorlar ama sizce sizden ya da bizden haberleri […]

Yayınlama: 13.08.2017
A+
A-

Hep bir öteki korkusu yaşanıyor ilişkilerde. Peki kim bu ötekiler? Efendim genelde ötekiler de bizim gibi sıradan insanlar aslında! Tek farkları onların bizi bilmemeleri, bizim onları ötekileştirdiğimizin farkında olmamaları… Yoksa kim “öteki kadın” ya da “öteki erkek”  olmak ister ki?  Ötekiler bizim sevdiğimiz insanların hayatlarına bir şekilde giriveriyorlar ama sizce sizden ya da bizden haberleri oluyor mu? Bence:  çoğunlukla “Hayır!”.

Erkekler (Tabii ki kadınlar da) bir sevgilisi ya da evli olduklarını saklayarak ötekileri hayatlarına misafir ediyorlar önceleri;  zaten ‘erkektir yapar ’ kültüründe bir toplum olduğumuz için buraya kadar normal karşılanıyor her şey.  Sonra erkek yıllardır birlikte olduğu kişiyi yeni sevgilisiyle kıyaslamaya başlıyor ve her ne hikmetse öteki hep bir sıfır önde oluyor: Çünkü o yeni biri, yeni bir heyecan, yeni bir dokunuş…

Ötekiyle harcanılan saatler gittikçe artıyor. Bu kez evdeki sevgilinin içine bir şüphe düşüyor ‘neler oluyor böyle/nerede bu adam’ diye. Aslında bir anda ötekiye dönüşen, bir zamanlar başrolde olan o sevgili oluyor! Onu aldatan ikili ondan ‘öteki ne yapıyor?’ diye bahsetmeye başlıyor bir anda: Demek istediğim ötekilerin her zaman ille de 3. kişi olmadıkları.

Hayatımızda kim daha önemsizse o an için, o öteki oluveriyor. Bu durumda iki kadın ya da iki erkekte ötekiliği yaşamış olabiliyorlar bu aşk üçgeninde. Üçlü bir ilişkide kim öteki sıfatında bunu anlaması gerçekten güç olabiliyor gün geçtikçe… Özgürlüğe düşkün ruhlar ‘benim dışımda herkes öteki’ der gibi yalnızlaştırıyor bizi aşkta…

Öteki benim sevmediğim sözlerden biridir aslında; ‘yok o değil, öteki’  demeyi bile sevmem… Diğeri sözcüğünü kullansam da aklıma gelir o öteki sözü!  Bilinçaltıma yerleşmiş bir korku sanki adeta çocukluktan kalma bir canavar benim için bu kelime! Bir bakmışım ki ben öteki diye bahsedilen olmuşum kim bilir? Ya da başka birine âşık olmuşum ve eşim ötekileşenlerden olmuş birden… Hayat bu! Her şey mümkün.  ‘Ben asla öteki olmayacağım’, ‘benim sevdiğim asla öteki olmayacak’ diyebilir misiniz?  Tabii ki HAYIR!

Bence yapılacak en dürüst şey hayatımızda bir ötekinin ihtiyacı (İlgisizlik, duyarsızlık, anlayışsızlık etkenleriyle) belirdiğinde sevdiğimize: “Ben başkasından hoşlanıyorum ve seni ötekileştirmek gibi bir terbiyesizlik yapmak istemiyorum!” Diyebilmek.  Dürüstlüğün böylesi de görülmedi demeyin şimdi bana! Bunu yapabilen toplumlar var; fakat biz bunu yapamıyoruz. Peki neden?  Çünkü kadınlarımız kendi kendine yetebilecek kadar güçlü değiller ve hayatlarında hep bir erkeğe ihtiyaç duyuyorlar. Maalesef ki  ‘ötekileri’ ya da’ öteki olmayı’ kabulleniyorlar böylece. Erkekler zaten bu durumdan oldukça memnun; geçip gidiyor ömür dediğimiz…

Yoksa siz hala bizim ötekileştiremediklerimizden misiniz? Umarım öylesinizdir.  Her insan değerlidir ve sevdiklerimizin hayatlarında hep ilk planda, hep öncelikli olmak bizim en doğal hakkımız! Ötekilere gerek kalmasa ya da en azından ötekiler yüzünden ötekileşmesek, bir öteki korkusuyla yaşamayacak kadar güvenebilsek sevdiklerimize;  daha huzurlu olmaz mıydı bu hayat?

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.