John Wick ve Continental

Herkesin favori bir oyuncusu vardır. Ben de çocukluğumdan beri Keanu Reeves hayranıyım mesela. Filmleri ve tarzı, bana hep farklı gelmiştir. En son John Wick filmleriyle karşımıza çıktı. Bayağı aksiyonlu ve güzel bir film serisi bu.



Alınan habere göre üçüncüsü de yoldaymış. Tarihi henüz belli değil, ancak senaryo yazımına başlanmış.  Zaten üçleme olacağı belliydi ve ikinci bölümün sonu açık kalmıştı.



Konuyu bilmeyenler için kısaca anlatayım. Karısının ölümünden sonra ona yadigar kalan köpeğini, kötü adamların öldürmeleriyle birlikte, John Wick eski kimliğine geri dönüp bir intikam meleğine dönüşüyor. Hem de öyle böyle dönüşmüyor. Adam zaten herkesin korkulu rüyasıymış, bayağı bir psikopata bağlayıp, aksiyona başlıyor. Tom Cruise filmlerindeki gibi abartılı uçağa tutunma sahneleri falan da yok, bunun yerine filmde silahlar konuşuyor.



Her filmde, kaç silah kullandığı ve kaç kişiyi öldürdüğü de mutlaka sayılıyor. Bu film serisi için Keanu Reeves silah eğitimi konusunda bayağı bir çalışmış. Filmde gördüğünüz hızlı ve havalı sahneleri kendisi yapıyor. Hatta bununla ilgili bir video da paylaşmıştı. Bu durum filmi daha da güzel kılıyor.



John Wick filminin ilki gişede 78 milyon Dolar’lık bir hasılat yapmıştı. Bütçesini düşünürsek, Hollywood’a çok yüksek gelmeyen bu hasılata rağmen, devam filmini çekmeye karar vermekle iyi bir şey yapmışlar. İkinci filmin dünyada 163 Milyon Dolar hasılat yapmış olduğunu düşünürsek, devam etmenin doğru bir karar olduğunu anlayabiliriz. Tabi bu yapımcıların o kadar çok iştahını kabartmış olacak ki, bir de dizi yapma kararı almışlar.



Filmdeki Continental ağının diziye uyarlanarak, olayların nasıl başladığını gösterme niyetindelermiş. Filmden biraz daha farklı işleyeceği konuşulsa da, herkes Keanu Reeves’in burada rol alıp almayacağını merak ediyor. Bu arada dizinin adı da The Continental olacakmış. Bakalım nasıl bir senaryo ile karşımıza çıkacaklar. “Daha çok Continental, daha az Wick.” deseler de, eminim ki herkes John Wick karakterini görmek ister. Bu heyecan verici haberin ardından ise bize maalesef beklemek düşüyor. Umuyoruz ki arayı çok açmazlar.



Eskiden televizyonda akşamları Yeşilçam filmleri olurdu ama maalesef artık rastlamak çok zor. Bunu hep söylerim ama nedense bu aralar daha da çok özlemini çekiyoruz, bu nedenle de kendimiz eski filmleri açıp izliyoruz.



Geçenlerde Süt Kardeşler’i ve Neşeli Günler’i izledik. Sırada Gülen Gözler var. Tavsiye ederim. Gerçekten de çok iyi geliyor. Zaten Yeşilçam gibisi var mı? Bir ara bütün filmleri alıp, arşiv yapmak lazım aslında.