Işık taşı

Hayatımın hiçbir döneminde bu kadar hoşgörülü davrandığımı hatırlamıyorum. Çünkü bu herhangi biri değil SEN’sin. Bana hiçbir şey vermemiş olan sen. Nedenini dahi sorgulamadığım gidişlerin beni sana daha sıkı bağlıyor. Korkuyorum, endişeleniyorum ve uzun zamandır hissetmediğim insani duyguları şimdi sadece senin için taşıyorum.      Ne tepki verirdim acaba, başka biri olsaydı diye düşünmeye çalışıyorum bazen senin yerinde… […]

Yayınlama: 29.06.2017
A+
A-

Hayatımın hiçbir döneminde bu kadar hoşgörülü davrandığımı hatırlamıyorum.

Çünkü bu herhangi biri değil SEN’sin. Bana hiçbir şey vermemiş olan sen. Nedenini dahi sorgulamadığım gidişlerin beni sana daha sıkı bağlıyor. Korkuyorum, endişeleniyorum ve uzun zamandır hissetmediğim insani duyguları şimdi sadece senin için taşıyorum.

     Ne tepki verirdim acaba, başka biri olsaydı diye düşünmeye çalışıyorum bazen senin yerinde…

     Başka birini senin yerinde hayal bile edemiyorum.

     Biliyorum ben yine bütün bu kelimeleri kurban edeceğim uğrunda ve sen her birini özenle görmezden geleceksin, görmezden geldiğin gözyaşlarım gibi. Kırılmıyorum diyorum ya hani; Ömrümden ömür gidiyor sensiz uyandığım her sabahın ardından. Başlayamadığım günleri bitiremiyorum.

     Saçma sapan bir döngünün içinde dolanıyorum kendi kuyruğunu öldürmeye çalışan Ouroboros misali ve her döngü sonunda kendimi bir kez daha yaratıyorum saf acıdan.

     Sen de varsın aynı döngünün içinde. Belki bunun için vazgeçemiyoruzdur. Sen gitmekten ben döneceğinden emin beklemekten. Bunun için sana öfkemi haykırmıyorum. Bunu hak eden bir sürü insan varken sana kıyabilir miyim?

     İçimde zifir karanlık umuttan yoksun bir yer var. Antik yaralarımı, korkularımı, vahşi canavarlarımı, derin sırlarımı ve bende iz bırakan her şeyi sakladığım bir bilinçaltı mağarası. Ve bütün bu dayanamadıklarımı yönlendirdiğim ışık taşım…

     Bütün kötülüklerin hainliklerin öfkenin ve acıların ruhumdan süzülüp gittiği yer. Tek umudum dayanabileceği kadar dayanması.

     Bu kadar ağırlığa rağmen, tahammül sınırını zorlayan ışık taşım gibi savaşıyorum sensizlikle.

     Bilmiyorum…

   Hem deli gibi, hiç bilmediğim kokunu özlüyorum. Diğer yandan da buz gibi kalbimi çatlatan bu yokluğunu sindirmeyi sevmeye başlıyorum.

 

Ş.Can A’a

Yazarın Son Yazıları
24.06.2017
30.05.2017
17.05.2017
03.05.2017
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.