Dün, bugün, yarın

30’lu yaşlardan itibaren zaman zaman yaşanan olası depresyonlar maalesef ki hayatımızın bir parçası haline geliyorlar çünkü insan, hayatı sorgulamaya 30’undan sonra başlıyor. 

Şimdi 40’lı yaşların getirdiği o psikolojik depremi yaşayan biri olarak, çoğunuz gibi, hayata dair anlamlı kararlar alma peşindeyim. Günlerdir düşünüyorum!  Üç kelimeyle özetlediğim şu hayatı, bugünden başlayarak tamamıyla değiştirebilirim; sadece içimden gelen o sesi dinleyerek…

Hayat dediğin şey üç kelime: DÜN, BUGÜN ve YARIN. DÜN ne kadar kötü bir gün olmuş olsa da bugünü istediğiniz gibi yaşamanıza engel değil. YARIN ne kadar karmaşık görünse de gelecek korkusuyla bugünü öldürmemeli!

DÜNÜ ve YARINI unutmak lazım yaşamak için! Ben bunu anladım uykusuz gecelerimin öğretisinde. Lütfen bugünde kalın. O gözlerinizdeki ışıltı solmadan onun tadını çıkarın. Zaten gün gelecek o aşk sarhoşluğundan uyanacaksınız ama bırakın bu, o gün sizin sorununuz haline gelsin. Daha çok erken üzülmek için. Sorunlardan tasarruf yapmayı bırakın yarınlara. ANLAR biriktirin ANI olmaya değecek!

Çok kötü bir gün yaşıyorsanız eğer; gözlerinizi kapatıp bugünün DÜN olacağını düşünün ve YARIN da onu unutun gitsin. Bugününüzü dünle kirletmeyin. Hatırlamadığınız bir sarhoşluk gibi düşünün. Bitti gitti! Bugün sağlıklıysanız ve huzurluyum dediğiniz birisi yanınızdaysa yarının bugünden daha güzel olamayacağına kimse inandıramaz beni! Sizi de inandıramasın lütfen hayat böyle zırvalıklara! 

Yarın uyanacağınızın garantisini veremem! Sadece bugün yolları kesişen iki insan olarak size şunları söyleyebilirim:

Gözlerindeki ışıltı solana kadar onun tadını çıkar. Aşk, başarı, gurur, inanç sebebi her neyse artık…

Güzel kıyafetlerin dolabında giyilmek için yıllarca özel bir günü beklemesinler! O gün hiç gelmeyebilir. Ama istersen o gün BUGÜN olabilir! Tak- takıştır, gez!

Kendine bir iyilik yap ve sigarayı bırak! Dünlerde yeterince zarar verdin ciğerlerine ama bugünden itibaren bedenine iyi bak! Bunun yarınlar için en iyi yatırım olacağını da hiçbir zaman unutma.

Anlaşılma korkusuyla yapmak istediklerinden asla vaz geçme! Başka cümlelerle anlat kendini bir de. İnsanlarla empati kurmayı dene ve onların dilinden konuş onlarla. “BUGÜNÜ güzel yaşamak için sizden kibarca izin istiyorum!”.  De mesela…

Yanlış anlamak, biraz kolaya kaçmak gibi geliyor bana! Doğru anladığına emin olana dek sor anlam veremediklerini. Yarına hiçbir anlamsızlığı beraberinde taşıma. Dün de bugün de yarın da anlam veremediğin şeyler olacaktır. Uğraşma olmuyorsa! 

Anlam verebildiğin şeylere zaman harca sen! Çünkü zaman harcadığın şey, senin yarınlara kalan eserin olacak. Belki bir çocuk, bir kitap, herkese delilik gibi gelen bir icat olabilir. Sizin eserinizin sadece sizin için anlam taşıyor olması bile yeterli bir neden motivasyonunuz için!  

Unutmayın ki birçok değer, aslında YARINLARDA anlaşılıyor…

Dediğim gibi hayat aslında 3 kelimeden ibaret: “DÜN; BUGÜN ve YARIN”.  Bugün çok güzel bir gün ve bunun için sadece nefes alıyor olman bile yeterli bir neden. Yeter ki sen ona ‘güzel’ de! İltifat edilen bir kadın gibi en tatlı yanlarını sergilemeye çalışacaktır sonra sana hayat. 

DÜN, hayatımızdaki etkisiz eleman. Bugüne odaklı yaşıyoruz artık. Bugünler güzel olurlarsa bir YARIN korkusu da olmayacaktır içimizde. Şimdi derin bir nefes alın ve bugüne uyanın. Her şey için beklediğiniz o cesaret, BUGÜNDE saklı olabilir…

Yarınlarda buluşmak dileğiyle…